English
TurkishSearch
English Turkish Sentence Translations Page 4111
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| This was great. | Bu süperdi. Umarım bir daha yaparız. | Anger Management-1 | 2012 |  |
| I'm going to go splash some pee on my face. | Yüzüme biraz sidik sıçratmaya gideceğim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Face on my pee. | Sidiğimdeki yüz. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I will see you later. | Sonra görüşürüz. | Anger Management-1 | 2012 | |
| And I meant water. | Ve suyu kastettim aslında. | Anger Management-1 | 2012 | |
| It's a crazy night, huh? | Çılgın bir gece, değil mi? | Anger Management-1 | 2012 | |
| You holding up okay? Oh, yeah. | Dayanabiliyor musun? Evet. | Anger Management-1 | 2012 | |
| You've got something right there. | Şuranda bir şey var. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Did I get it? Eh, no. Here, let me. | Gitti mi? Hayır, dur ben alayım. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Lacey, you can't do that! Oh, I'm sorry. | Lacey, bunu yapamazsın. Özür dilerim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I'm sorry. I meant to do this. | Özür dilerim. Aslında bunu yapmak istemiştim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| That's the same thing! | Bu aynı şey. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Lacey. Lacey. You have to stop this. | Lacey. Lacey. Buna son vermelisin. | Anger Management-1 | 2012 | |
| You're exhausted. What's going on right now is called transference. | Yorgunsun. Şu an olanlara, duygu yönlendirme denir. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I'm going to get a tattoo of you somewhere special, | Özel bir yerime dövmeni yaptıracağım... | Anger Management-1 | 2012 | |
| and if you grow a little beard, it will look perfect. | ...ve eğer bıyık bırakırsan, süper görünecek. | Anger Management-1 | 2012 | |
| You're having these emotions because you feel like I'm the only man | Bu duyguları hissetmenin sebebi... | Anger Management-1 | 2012 | |
| in your life who listens to you and cares about you right now. | ...şu an seni dinleyen ve sana önem veren tek erkek olmam. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Oh, my God. You're right. | Aman Allah'ım, haklısın. | Anger Management-1 | 2012 | |
| What am I doing? This is so embarrassing. | Ne yapıyorum ben? Bu çok utanç verici. | Anger Management-1 | 2012 | |
| It's okay. It's all right. | Olsun, sorun değil. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Nobody will know. You're tired. | Kimse bilmeyecek. Yorgunsun. Buradan tek farkı, "Nam" da pijamalar bedavaydı. | Anger Management-1 | 2012 | |
| You don't know what you're doing. Yes, I do. | Ne yaptığını bilmiyorsun. Evet biliyorum. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Okay. You do a little bit. | Peki, biraz biliyormuşsun. | Anger Management-1 | 2012 | |
| You've clearly lost all your inhibitions. It's time to get started. | Görünüşe göre çekingenliğini kaybettin. Başlama vakti geldi. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Great. With the session. | Harika. Seansa başlama vakti. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Okay, everyone. Time for the session. Let's do this. | Pekâlâ, millet. Seans vakti geldi. Yapalım hadi şunu. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Ed, please turn off the bowling game. | Ed, bowling oyununu kapat lütfen. Ne istiyorsun? Ne istiyorsun? | Anger Management-1 | 2012 | |
| All right. Fine. | Peki, tamam. "Nam" da hizmet ettim mi dedin? "Nam" da hizmet ettim mi dedin? | Anger Management-1 | 2012 | |
| I think we're at a point now where we have the opportunity | Sanırım her birimizin hayatının içine eden sorunları... ...böylece ben disiplinli olmak zorundayım ve sen de eğlenceli olan olacaksın. | Anger Management-1 | 2012 | |
| to get beneath the surface of some issues we're all messing with. | ...gün yüzüne çıkarabileceğimiz bir şansımızın olduğu noktadayız. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Please, Ed. Tell me you're still bowling. | Ed, lütfen bana hâlâ bowling oynuyorum de. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Who would like to start? I would. | Kim başlamak ister? Ben. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Two years ago, I was in New York. | İki yıl önce, New York'taydım. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I was in the back of the cab and my brother got a phone call. | Bir taksinin arka koltuğundaydım ve kardeşime bir telefon geldi. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Does anybody have something real? | Gerçek bir şeyler anlatmak isteyen var mı? | Anger Management-1 | 2012 | |
| I would like to talk about something real. | Ben gerçek bir şeyler anlatmak isterim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Okay, but remember, even though we're in therapy, | Peki, ama şunu unutma, terapide bile olsak... | Anger Management-1 | 2012 | |
| there are some things that nobody wants to hear about. | ...hiç kimsenin duymak istemeyeceği şeyler vardır. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Oh, you'll want to hear this. | Bunu duymak isteyeceksin. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I've had a lot of boyfriends break up with me | Bir sürü erkek arkadaşım, çok seksi olduğum gerekçesiyle benden ayrıldı. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Well, stuff happens. | Olur böyle şeyler. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Nolan, you've been quiet. | Nolan, sessizsin. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Actually, I really want to hear what Lacey has to say. | Aslında, ben Lacey'in anlatacaklarını dinlemek istiyorum. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Me, too. Sing it. | Ben de. Öt bakalım. | Anger Management-1 | 2012 | |
| When I want someone, I just have to have them. | Ben birini istediğim zaman, onu elde etmem gerekir. | Anger Management-1 | 2012 | |
| And I tell them nothing's off limits. | Ve ona sınırlarımın olmadığını söylerim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| You can't hurt me. Is that unusual, Charlie? | Benim canım yanmaz. Bu anormal mi, Charlie? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Is there something wrong with me? | Bende bir sorun mu var? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Are you seeing what I'm seeing? | Benim gördüğümü görüyor musun? | Anger Management-1 | 2012 | |
| That is an unusual way to sit. Right? | Bu oturmak için acayip bir yöntem, değil mi? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Okay. Lacey, let's get into this. | Pekâlâ, Lacey. Şunu netleştirelim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Your sexually provocative behavior | Büyük ihtimalle, bu cinsellik dolu kışkırtıcı tavırlarınla... | Anger Management-1 | 2012 | |
| is probably just you trying to fill an emotional void | ...çocukluğundan kalma duygusal bir boşluğu doldurmaya çalışıyorsun. | Anger Management-1 | 2012 | |
| She's a complete slut. I could have told you that from the shoes. | Tam bir sürtük be. Bunu ayakkabılarına bakarak bile söyleyebilirim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I'm going to go get some pizza. | Pizza almaya gidiyorum. Pizzayı hatırlıyor musun? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Looks like your ship is taking on water, captain. | Görünüşe göre gemin su alıyor, kaptan. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Not helping, ed. | Yardımcı olmuyorsun, Ed. | Anger Management-1 | 2012 | |
| People are just getting into some more difficult truths. | İnsanlar biraz fazla zor gerçeklere dalıyorlar. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Lacey is this close to realizing that she doesn't need to use sex to get love. | Lacey, âşık olmak için sekse ihtiyaç olmadığını anlamaya çok yakın. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I use love to get sex. | Ben seks yapmak için aşkı kullanırım. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Love is empty and meaningless, and sex lasts forever. | Aşk, boş ve anlamsızdır ama seks sonsuza kadar sürer. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Two down, two to go. Time to call in a mayday. | İki gitti, iki kaldı. Yardım isteme vakti geldi. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Ed, please. Everyone is experiencing emotions but me. | Ed, lütfen. Ben hariç herkes duygusal. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Why can't I feel anything real? | Neden ben gerçek bir şeyler hissedemiyorum? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Oh, this isn't even real. | Bu bile gerçek değil ki. | Anger Management-1 | 2012 | |
| You just hit the iceberg, boy. | Buzdağına çarptın, evlat. Bütün bu olay dibe batıyor. | Anger Management-1 | 2012 | |
| If I were you, I would call it a day. | Yerinde olsam, bugünü bitirirdim. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I know what I'm doing. The hell you do. | Ne yaptığımı biliyorum. Eminim öyledir. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Shut up, dad! | Kapa çeneni, baba. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I apologize for "shut up." | "Kapa çeneni" dediğim için üzgünüm. "Baba" olayını anlamak içinse... | Anger Management-1 | 2012 | |
| to figure out "dad." | ...mutfakta birkaç dakikaya ihtiyacım var. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I tried to be objective and I wind up yelling at a patient. | Objektif olmaya çabalıyordum ama sonu bir hastaya öfkeyle bağırmam oldu. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Oh, come on, Charlie. Wake up. | Hadi ama Charlie. Uyan bakalım. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Look what happened here. | Burada neler olduğuna bir bak. Hastalarından birine baba dedin. ...bir ilişki istediğimi düşünürdü. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Freud would be creaming his jeans over that. | Freud böyle bir şey yapsa, kendi pantolonuna boşalırdı. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Freud wouldn't wear jeans. He'd wear a slip. | Freud pantolon giymezdi ki. Slip giyerdi. Ava gidiyoruz. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Freudian slip. | Freud tarzı slip. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I'm so tired. | Çok yorgunum. | Anger Management-1 | 2012 | |
| But your hypothesis was correct. | Ama hipotezin doğruydu. | Anger Management-1 | 2012 | |
| The inhibitions came down and the truth came out. | Çekingenlik kaybolur ve doğru ortaya çıkar. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Yeah, for me. Nobody else had a breakthrough? | Evet, benim için öyle. Başka kimse dönüm noktası yaşamadı mı? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Lacey cried, nolan yelled, | Lacey ağladı, Nolan bağırdı... ...ama beni çok sevdiğinden dolayı, bu korkuyu yendi. | Anger Management-1 | 2012 | |
| and Patrick realized he's avoiding his real emotions. | ...ve Patrick gerçek duygunlarından kaçındığını fark etti. | Anger Management-1 | 2012 | |
| That is huge! | Bu olağanüstü! | Anger Management-1 | 2012 | |
| What did you realize about your dad? | Baban hakkında ne fark ettin? | Anger Management-1 | 2012 | |
| I... I don't know. What did I realize? | Bilmiyorum. Ne fark ettim ki? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Ed is on my ass just like my dad's been my whole life. | Ed üstüme geliyordu, tıpkı babamın ömrüm boyunca yaptığı gibi. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I've never been good enough for him. | Onun için hiçbir zaman yeteri kadar iyi olamadım. | Anger Management-1 | 2012 | |
| And? And? | Ve? Ve? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Now it's just about hitting me, isn't it? | Artık amaç bana vurmak, değil mi? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Why did you do this study? | Bu çalışmayı neden yaptın? Kimden tanınma istiyorsun? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Have you asked yourself even one of these questions? | Bu soruların bir tanesini bile kendine sordun mu? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Well, not yet. Someone has been slapping the crap out of me. | Henüz sormadım. Çünkü birisi beni tokat manyağı etti. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Okay. Okay. Okay. | Peki. Tamam, tamam. | Anger Management-1 | 2012 | |
| I'm still trying to make my dad proud. | Hâlâ babamı gururlandırmak istiyorum. Tüm bunlar bunun içindi. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Why can't I be a normal person and just want to have sex with my mom? | Neden normal bir insan olup da annemle sevişmek istemiyorum ki? | Anger Management-1 | 2012 | |
| Wakey, wakey, eggs and bakey. | Uyanın bakalım uykucular, yumurta ve salam hazır. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Except it's eggables and tofacon. | Gerçi ucuz etin yahnisinden ama. | Anger Management-1 | 2012 | |
| Ed, I'm very sorry about last night. | Ed, dün gece için çok özür dilerim. | Anger Management-1 | 2012 | |
