Search
English Turkish Sentence Translations Page 4219
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
when he arrived in our care. | ...tam bir değerlendirme yapmalıyız. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Because he doesn't have any insurance, | Sigortası olmadığı için ihtiyacı olan bakımı ona sağlayabilecek... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
to a hospital nearby where they can give him | ...yakınlardaki bir hastaneye naklini önerdik. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
What... a hospital... What are you talking about? | Ne hastanesi? Ne anlatıyorsunuz? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
It's the doctor's opinion that Jude | Doktor, Jude'un kendi ihtiyaçlarını karşılayacak durumda olmadığını söyledi. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
So he's gonna be transferred to Fleeger Hospital. | Fleeger Hastanesi'ne nakledilecek. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
The mental hospital? | Akıl hastanesi mi? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Go around! God! | Yandan dolaş! Tanrım! | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Come on, baby. | Hadi canım. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Any suicidal thoughts? | İntihara meyilli misiniz? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Where's Bobbie? | Bobbie nerede? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
How long has it been since you've taken a bath, Jude? | En son ne zaman yıkandın Jude? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I don't know. Where am I? | Bilmiyorum. Neredeyim ben? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Are you hearing any voices? | Sesler duyuyor musun? Hayır. Sadece senin sesini. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
How's your mouth feeling? | Ağzın nasıl? İyi durumda. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I just need some methadone, please. | Biraz methadona ihtiyacım var. Bana methadon verir misiniz? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
No, Jude, we'll give you plenty of Tylenol. | Olmaz Jude. Sana bir sürü Tylenol vereceğiz. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Fuck you! | Siktir lan! | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Agh! Fuck! | Hassiktir! | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Do you wanna take a shower, honey? | Duş almak ister misin canım? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I don't think I can walk. | Yürüyebileceğimi sanmıyorum. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I can get you a wheelchair. | Sana tekerlekli sandalye getiririm. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I'm sorry. | Üzgünüm. İyileşeceksin. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Just get through this and you're gonna be just fine. | Bunu atlattığında sapasağlam olacaksın. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Oh, miss. | Bayan. Bayan burada uyuyamazsınız. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I don't have anywhere else to go. | Gidecek başka yerim yok. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
You can't go back there. | Oraya dönemezsiniz. Kimseye izin yok orada. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Is this... this fellow here the only family you got? | Orada kalan kişi tek yakınınız mı? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
My mom is back home in Missouri. | Annem Missouri'de yaşıyor. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Why don't you give your mother a call? | Anneni arasana. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Oh, I... I can't. Well, sure you can. | Arayamam. Bal gibi de ararsın. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
You can use that phone right there | Şuradaki telefonu kullanabilirsin.. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
because I dial out on that phone long distance all the time. | Sürekli uzun mesafeli arama yapıyorum zaten. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I just can't. | Arayamam. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Thank you. | Teşekkür ederim. Annemin kocası... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
my stepdad, he's a doctor. | ...yani üvey babam doktor. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Well, if he's a doctor, he should be able to help you. | Doktorsa size yardım edebilir. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
He's a... He's a hypocrite. | İki yüzlünün tekidir. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
The state's been trying to take away | Reçeteler yüzünden devlet uzun süredir lisansını almaya çalışıyordu. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
He's on Oxycotin. | Oxycotin bağımlısı. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Or he used to be. I don't know anymore. | Ya da eskiden öyleydi. Artık bilmiyorum. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Hi, this is Bill calling for Roxy. | Merhaba, ben Bill. Roxy'yi arıyorum. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I'm up in Evanston. | Evanston'dayım. Ara beni 312... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
What would you say to Bobbie if she were here? | Bobbie burada olsaydı ona ne söylerdin? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Probably something like, um... | Herhâlde... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
where you've been? | "Nerelerdeydin? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Why didn't you come see me? | Neden ziyaretime gelmedin? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Well, there are a lot of reasons | Ziyaretine gelememesi için türlü sebep var. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Do you know something that I don't know? | Bilmediğim bir şey mi biliyorsun? Önce iyileşmen gerek. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
As soon as dove into the grass, | Otların arasına daldığımız anda jet uçağı geçti... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
and there was another one coming. | ...ve bir tane daha jet geliyordu. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
So the blaze kept going. | Alevler yayılmaya devam ediyordu. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
We saw the next jet coming down the runway. | Sonraki jetin piste indiğini gördük. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Lights coming closer and closer, | Işıklar yaklaştıkça yakalşıyordu ve ne zaman duraklasak... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
we let them get a little bit closer | ...biraz daha, biraz daha yaklaşmalarına izin veriyorduk. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Hey, stranger. | Selam yabancı. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Hey. | Merhaba. Gece dışarısı soğuk olacak. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, I just, um... I'm going to visit a friend. | Bir arkadaşımı ziyaret edecektim de. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Ah. Well, I got some good news for you. | Senin için iyi haberlerim var. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Tonight is Wednesday night. You know what that means. | Bu akşam çarşamba akşamı. Anlamını biliyorsun. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
That's Albert orders a pizza night. | Albert pizza sipariş edecek demek bu. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
My gal pal down in "C" took a look at his paperwork, | Acilde çalışan kadın bir arkadaş var. Evraklarını kontrol etmiş. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
and he's doing real well. | Gittikçe iyileşiyormuş. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
So you don't gotta worry about him no more. | Onu artık dert etmene gerek yok. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Okay. | Peki. Hani bu akşam planın vardı? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I cancelled. | İptal ettim. Öyle mi? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Pizza gets them every time. | Pizza kadınların aklını her zaman çeliyor. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
So... | Ee? Nedir bu plan? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Well, I'm not exactly a car mechanic | Araba tamircisi sayılmam... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
but I could tell you right from the looks | ...ama dışarıdan bakarak söyleyebilirim ki... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
of that jalopy you're driving around in, | ...kullandığın şu külüstür... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
you're not gonna make it much further than the bus terminal. | ...seni otobüs terminalinden öteye götürmeyecek. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Yeah. | Evet. Jude ne olacak? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Hey, at some point... | Bak, bir yerden sonra... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
you have to take care of yourself. | ...kendinle ilgilenmelisin. Bunu öğrenmem çok uzun sürdü. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Well, I gotta make some rounds. | Ben devriye gezeyim. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
You stay and enjoy the pizza. I'll be back. | Sen de kalıp pizzanın tadını çıkar. Hemen döneceğim. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
And, uh... | Bir de... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
you dial 9 and then the number. | ...tuşlayacağın numarayı dışarıdan ara. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Just in case. | Ne olur ne olmaz diye. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Mom? | Anne. Ben Barbara. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I'm sorry I'm calling so late. | Bu kadar geç aradığım için özür dilerim. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
So what happens to cowboy in your story? | Hikâyendeki kovboya ne oluyor? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
I don't know. | Bilmiyorum. Çaresiz durumda ve... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
he's willing to do whatever it takes no matter what. | ...ne olursa olsun gerekeni yapmaya hazır. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
So one night he was out on this big bender. | Gecenin birinde kalabalık bir âleme katılmış. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
And he comes on this alley where these guys | Sonra ara sokağa giriyor. Birkaç adamın... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
are brutalizing this poor young girl. | ...zavallı bir genç kıza saldırdığını görüyor. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
And he just goes completely animal, | Ve tamamen canavara dönüyor. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
you know, tears them apart, | Onları parçalıyor. Yerde yatıp ölümüne kan döken bir adam var. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
and then this girl is looking up at him | Sonra kız onun kurtarıcısıymışçasına... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
like he's her savior or something, but he's not. | ...ona bakıyor ama aslında değil. Sonra... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
he climbs on top of her, and he's gonna kill her. | ...adam kızın üstüne çıkıyor. Onu öldürecek. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
But they get him, the police. | Ama polis onu enseliyor. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
He's got this tear running down his face, | Göz yaşı yüzünden boylu boyunca düşüyor. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
and their machines plucked him out, | Polislerin makineleri onu parçalıyor... | Animals-1 | 2014 | ![]() |
and they haul him away to the trash compactors. | ...ve onu çöp öğütücüsüne atıyorlar. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Okay, I... | Tamam. Burayı imzala. | Animals-1 | 2014 | ![]() |
So have you thought any more about your plan? | Planın hakkında düşündün mü peki? | Animals-1 | 2014 | ![]() |
Yeah, medical school. | Tıp fakültesini, evet. | Animals-1 | 2014 | ![]() |