Search
English Turkish Sentence Translations Page 4243
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Truth of the matter is, I don't know how old you are. | Doğru söylemek gerekirse kaç yaşında olduğunu bilmiyorum. | Annie-1 | 2014 | |
| Ten. Well, now we know that you're not an idiot. | 10. Şimdi aptal olmadığını biliyoruz. | Annie-1 | 2014 | |
| But there are a lot of people out there that are | Ama dışarıda aptal olan bir sürü insan var... | Annie-1 | 2014 | |
| and when they saw that photo of us, | ...ikimizin fotoğrafını gördüklerinde... | Annie-1 | 2014 | |
| they thought that I would make a great mayor. | ...harika bir başkan olabileceğimi düşündüler. | Annie-1 | 2014 | |
| Why? Because I'm a... | Neden mi? Çünkü ben... | Annie-1 | 2014 | |
| I'm a rich guy. I saved an orphan. | Ben zengin bir adamım. Yetim bir çocuğu kurtardım. | Annie-1 | 2014 | |
| I'm not an orphan, I'm a foster kid. | Yetim değilim ben, beslemeyim. | Annie-1 | 2014 | |
| And you didn't save me. | Ve beni sen kurtarmadın. | Annie-1 | 2014 | |
| Oh, I didn't save you? I didn't just | Seni kurtarmadım mı? Seni... | Annie-1 | 2014 | |
| push you out of the way of a van? | ...minibüsün önünden almadım mı? | Annie-1 | 2014 | |
| Why don't I call that van back and have him | O zaman neden o minibüsü çağırıp... | Annie-1 | 2014 | |
| finish up what he... | başladığı işi bitir... | Annie-1 | 2014 | |
| The more we're seen together, the better it is for my campaign. | Ne kadar çok birlikte görünürsek, bu kampanyam için daha iyi olacak. | Annie-1 | 2014 | |
| Wait. That's how a mayor gets elected? | Bir dakika, başkanlar böyle mi seçiliyor? | Annie-1 | 2014 | |
| Yes. Insane, isn't it? | Evet, delice değil mi? | Annie-1 | 2014 | |
| I bet if I moved in with you, you'd become president. | O zaman eğer yanına taşınırsam, başbakan olursun. | Annie-1 | 2014 | |
| Move in with me? | Yanıma taşınırsan mı? | Annie-1 | 2014 | |
| This is not that kind of party. | Bu kesinlikle konu dışı. | Annie-1 | 2014 | |
| That's it. That's it. That's it. | Budur, işte budur. | Annie-1 | 2014 | |
| I think he wants to tell you something. | Sanırım sana bir şey söylemeye çalışıyor. | Annie-1 | 2014 | |
| Actually, that's not a bad idea. Annie coming to live with you. | Aslında bu hiç de kötü bir fikir değil. Annie'nin seninle birlikte yaşaması. | Annie-1 | 2014 | |
| From what I understand, it's very crowded where you live. | Anladığım kadarıyla çok kalabalık bir yerde yaşıyorsun. | Annie-1 | 2014 | |
| How'd you like some more space? | Biraz kafanı dinlemeye ne dersin? | Annie-1 | 2014 | |
| Is that something that you might like? | Hoşuna gider mi böyle bir şey? | Annie-1 | 2014 | |
| Living with the richest guy in the world? | Dünyadaki en zengin adamla birlikte yaşamak mı? | Annie-1 | 2014 | |
| Yeah, that's something I might like. | Evet, hoşuma gidebilir. | Annie-1 | 2014 | |
| Great. Perfect. | Harika, mükemmel. | Annie-1 | 2014 | |
| Guy. What are you talking about? | Guy. Sen ne diyorsun? | Annie-1 | 2014 | |
| Listen to me. It'll only be for a few weeks. | Beni dinle. Sadece birkaç haftalığına. | Annie-1 | 2014 | |
| Then she'll go back to wherever she came from. | Sonra nereden geldiyse oraya döner. | Annie-1 | 2014 | |
| Taking in a foster kid, that's an automatic 15 point jump in the polls. | Besleme bir çocuğa bakmak, otomatik olarak %15 çıkış yaparsın. | Annie-1 | 2014 | |
| Guaranteed. You want me to play Daddy? | Garanti. Babacılık mı oynamamı istiyorsun? | Annie-1 | 2014 | |
| It's easy. All I need is a bed and meals. | Çok basit. Sadece bir yatak ve yemek yeter bana. | Annie-1 | 2014 | |
| You don't have to do anything else. | Başka bir şey yapmana gerek yok. | Annie-1 | 2014 | |
| And you get $157 a week. | Ve haftada $157 kazanırsın. | Annie-1 | 2014 | |
| Do I look like I need $157 a week? | Haftada $157'a ihtiyacım varmış gibi mi görünüyor? | Annie-1 | 2014 | |
| Everybody needs an extra $157 a week. | Hiçkimse ekstra $157'a hayır demez. | Annie-1 | 2014 | |
| You're not really thinking about doing this? | Gerçekten bunu yapmayı düşünmüyorsun değil mi? | Annie-1 | 2014 | |
| You want photos, right? | Fotoğraf istiyordun değil mi? | Annie-1 | 2014 | |
| I'm sure there's easier ways to get photos. | Fotoğraf çekilmenin daha kolay yolları da vardır eminim. | Annie-1 | 2014 | |
| Not with me in them. | Benimle olanların yok. | Annie-1 | 2014 | |
| Mr. Stacks! | Bay Stacks! | Annie-1 | 2014 | |
| Are you really doing this? | Bunu gerçekten yapacak mısın? | Annie-1 | 2014 | |
| Yeah, won't even know she's there. | Evet, orada olduğunu bile farketmeyeceğim. | Annie-1 | 2014 | |
| It's like having a turtle. | Kaplumbağa almak gibi bir şey olacak. | Annie-1 | 2014 | |
| I wonder if she has her shots. | Acaba aşıları tam mıdır? | Annie-1 | 2014 | |
| How was your lunch? What's your name? | Öğle yemeğiniz nasıldı? Adın ne? | Annie-1 | 2014 | |
| Her name is Annie, and she'll be staying with Mr. Stacks for awhile. | Adı Annie, ve bir süreliğine Bay Stacks ile birlikte kalacak. | Annie-1 | 2014 | |
| He's going to adopt you? | Seni evlat mı edinecek? | Annie-1 | 2014 | |
| No, no, no. I have parents. | Hayır, hayır, hayır. Benim ailem var. | Annie-1 | 2014 | |
| This is just temporary. If he gets approved. | Bu geçici bir şey. Tabii eğer onaylarlarsa onu. | Annie-1 | 2014 | |
| What now? Next. | Ne onayı? Sıradaki. | Annie-1 | 2014 | |
| I need a temporary guardian approval, please. | Geçici veli onayı istiyorum. | Annie-1 | 2014 | |
| There is a six week waiting period and you need form NYS 84 ... | Altı haftalık bekleme süresi var ayrıca form NYS 84 ... | Annie-1 | 2014 | |
| Sweet Lord. | Aman tanrım. | Annie-1 | 2014 | |
| You know, I don't normally do the site visits, | Aslında ev ziyaretleri yapmıyorum ben normalde... | Annie-1 | 2014 | |
| but I've taken such a liking to young Annie. | ...ama küçük Annie'yi çok sevdim. | Annie-1 | 2014 | |
| I forget sometimes, you know, why I got into this. | Bazen neden bu işe girdiğimi bile unutuyorum. | Annie-1 | 2014 | |
| It's for my files. | Dosya için gerekli. | Annie-1 | 2014 | |
| So, does the guardian have "adequate income to provide basic shelter"? | Bakıcının temel bir barınak sağlamak için yeterli geliri var mı? | Annie-1 | 2014 | |
| I'm just gonna go ahead and check that box. | Bu soruya evet diyeyim en iyisi. | Annie-1 | 2014 | |
| Hey, is there a co temporary guardian? | Yardımcı geçici veliniz var mı? | Annie-1 | 2014 | |
| Would you like a co temporary guardian? | Yardımcı geçici veli ister misiniz? | Annie-1 | 2014 | |
| Why don't I take these guys on a tour, | Ben arkadaşları geziye çıkarayım... | Annie-1 | 2014 | |
| and you can get back to work. | ...sen de işine bak. | Annie-1 | 2014 | |
| Best idea of the day. | Bugün duyduğum en iyi fikir. | Annie-1 | 2014 | |
| I'll come with you. | Ben de seninle geliyorum. | Annie-1 | 2014 | |
| Will. Will, Will! | Will. Will, Will! | Annie-1 | 2014 | |
| Okay, so the state says that you must have at least | Pekala, eyalet kuralları diyor ki evde en az... | Annie-1 | 2014 | |
| one water source in... | ...bir su kaynağı... | Annie-1 | 2014 | |
| Check. | Evet. | Annie-1 | 2014 | |
| And a window that's... Okay. | Ve güneş alan bir pen... Tamam. | Annie-1 | 2014 | |
| And then at least one chair per 10 persons. | 10 kişi için en az bir koltuk. | Annie-1 | 2014 | |
| And I think the Starship Enterprise is gonna count. | Sanırım bu koca uzay gemisi sayılır. | Annie-1 | 2014 | |
| I'm gonna check that box. | Buna da evet diyeceğim. | Annie-1 | 2014 | |
| How does it do this? | Bunu nasıl yapıyor? | Annie-1 | 2014 | |
| It's a smart house. | Akıllı bir ev burası. | Annie-1 | 2014 | |
| So, it recognizes your voice and then adjusts itself accordingly. | Sesini tanıyıp kendini ona göre ayarlıyor. | Annie-1 | 2014 | |
| It's like a friend. | Arkadaş gibi. | Annie-1 | 2014 | |
| I consider it a friend. But I have real friends that aren't robots. | Arkadaş olarak görüyorum. Ama gerçek arkdaşlarım var robot olmayan. | Annie-1 | 2014 | |
| Let's forget this conversation | Bu muhabbeti unutalım... | Annie-1 | 2014 | |
| and the previous conversation and start afresh. | ...öncekini de unutalım yeni bir başlangıç yapalım. | Annie-1 | 2014 | |
| Got that? Great. | Tamam mıdır? Harika. | Annie-1 | 2014 | |
| I'm gonna record your voice now, Annie, and it'll be in the system. | Şimdi senin sesini kaydedeceğim Annie, ve sistemde kayıtlı olacaksın. | Annie-1 | 2014 | |
| So, just say something into this. | Bir şey söyle buraya. | Annie-1 | 2014 | |
| What should I say? | Ne söyleyeyim? | Annie-1 | 2014 | |
| Anything. | İstediğini. | Annie-1 | 2014 | |
| I think I'm gonna like it here. | Sanırım burayı seveceğim. | Annie-1 | 2014 | |
| Great. It's all yours. | Harika. Senin sayfan. | Annie-1 | 2014 | |
| Have a go. And I'll be back. | Bir bakış at. Hemen döneceğim. | Annie-1 | 2014 | |
| Excuse me. You are not allowed to go in there. | Bakar mısınız. Oraya giremezsiniz. | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ I think I'm gonna like it | Sanırım burayı seveceğim | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ I'm sure I'm gonna like it | Eminim burayı seveceğim | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ I think I'm gonna like it here | Sanırım burayı seveceğim | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ So, think it and it shall appear | Düşün ve dolmaya başlayacak | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Because it knows just what you wanna see | Çünkü senin ne görmek istediğini biliyor | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Wait, I think it and it comes to me? | Bir dakika ne düşünürsem o mu çıkacak | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Here's something grand for you to play | Bak burada bir piyano var çalman için | Annie-1 | 2014 | |
| ♪ Wait, I couldn't do that yesterday | Bir dakika ben böyle çalamıyordum | Annie-1 | 2014 |