Search
English Turkish Sentence Translations Page 7634
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Mayor Sam Talbot will be arriving shortly. | Başkan Sam Talbot yakında burada olacak. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Give me my phone, | Telefonumu ver, çok geç olmadan senin doğru tarafta olduğunu söyleyeyim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I will lead you and your Pack | Sana ve sürüne gelecek olan şeyde yol göstereyim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You want to lead me through what is to come? | Bana gelecek için liderlik etmek mi istiyorsun? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I will lead you... | Ben sana liderlik ederim... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
to your death. | ...ölümünde. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
The mayor will make a brief statement, | Başkan kısa bir açıklama yapacak... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
and then we'll open the floor to address your questions. | ...ardından sorularınızı yöneltebilirsiniz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
We've both loved and lost in this world, | İkimizde sevdik ve kaybettik bu dünyada... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
because of this world. | ...bu dünya yüzünden. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There was never room for love, never room for trust. | Hiçbir zaman aşka yer yoktu, güvene yer yoktu. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Without those, what's the point? | Bunlar olmadan, ne anlamı var ki? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
How do we change? | Nasıl değişeceğiz? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
We can't hide anymore. | Artık saklanamayız. Gerçekleri anlatmalıyız. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
That's all I've ever wanted. | Tüm istediğim buydu. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It's with a heavy heart I stand before you today | Bugün kalbimdeki sızı ile... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
to speak on your concerns about safety in our town. | ...şehrimizin güvenliği için endişelerimizi konuşmak adına buradayım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
So we've hired more officers. | Daha fazla polis görevlendirdik. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
We've set up a special hotline. | Özel bir acil yardım hattı açtık. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I wanted to make this work. | Bu işin yürümesini istedim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There is no saving us. | Bizi kurtarmak diye bir şey olmayacak. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Not if we stay the same. | Aynı kalırsak olmaz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Most of you knew Karen Morgan. | Çoğunuz Karen Morgan'ı tanıyordunuz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
She came from Baltimore, | Baltimore'dan geldi. Şehrimize yerleşmek ümidi vardı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
These heinous crimes | Bu menfur suçlar, şehir ve eyalet düzeyinde... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And I can assure you | Sizi temin ederim ki... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
that we at Bear Valley City Hall | ...biz Bear Valley şehir meclisi olarak endişelerinizi gidermek için... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
...hear your concerns. | ...yanınızda olacağız. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
May I help you, bud? | Yardımcı olabilir miyim dostum? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You are the ones who can help. | Yardım edebilecek olanlar sizlersiniz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It's time for you to know our truth. | Gerçeğimizi öğrenme zamanınız geldi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There are those of us who are different. | Aramızda farklı olanlarımız var. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
But understand... | Fakat anlamalısınız ki... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
we are all the same. | ...hepimiz aynıyız. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
for better tomorrow. | ...daha iyi bir yarın için. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
What's his problem? | Bunun derdi ne? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Take her out. Kill her. | Dışarı çıkartın bunu. Öldürün. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
However you wish. | Dilediğiniz şekilde. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
She's my gift to you. | Benim size hediyem olsun. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You're going to want to check that. | Buna bakmak istersin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Text from Clay? | Clay'den mesaj mı? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I have a heart, but this will not change anything. | Bir kalbim var ama bu hiçbir şeyi değiştirmez. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
That sound is the end of our story. | Bu ses, bizim hikayemizin sonu... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And the beginning of another. | ...ve bir başkasının başlangıcı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
That sound means the world now knows what we are. | Bu ses, artık tüm dünya ne olduğumuzu biliyor demek. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I offered you a way out. | Sana bir çıkış yolu önerdim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
But I knew you'd refuse, you would try to wipe out my Pack. | Fakat reddedeceğini biliyordum, sürümü yok etmek isteyecektin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
My family. | Ailemi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And nothing would ever change. | Hiçbir şey de değişmeyecekti. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Not unless we changed everything. | Biz her şeyi değiştirmezsek tabii. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
The secret was killing us. | Sır, bizi öldürüyordu. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And we were killing them for knowing. | Biz de bildikleri için onları öldürüyorduk. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Too many innocent people have died. | Çok fazla masum insan öldü. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
No more. | Artık yeter. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Do you realize what you have done? | Ne yaptığının farkında mısın? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Everything we do, we now do under human law. | Yaptığımız her şey, artık insan kanunları altında. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
If you want to kill me, you will be caught and convicted as a human. | Beni öldürmek istiyorsan, insan olarak yakalanıp mahkum edileceksin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You will do your time. | Senin zamanın sona erdi. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You'll be forced to Change in a prison cell. | Hapishane hücresinde değişmeye zorlanacaksın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
It's your call. | Seçim senin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You are naive enough to believe that they will accept us? | Bizi kabulleneceklerine inanacak kadar saf mısın? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There will be those who won't. | Kabullenmeyenler olacaktır. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Oh, no, no, no... Stay back! | Hayır hayır hayır. Geri çekilin! | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You destroyed everything. | Her şeyi yok ettin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I've destroyed Packs. | Sürüleri yok ettim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I've destroyed the way that we organize. | Organize oluş şeklimizi yok ettim. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
No more Alphas, | Artık alfa yok... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
including you. | ...sen dahil. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'm going to live my life. | Ben hayatımı yaşayacağım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You should secure your assets. | Sen mal varlığını güvence altına almalısın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
If I don't walk out of this house alive, | Bu evden canlı olarak çıkmazsam... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
a list of Russian Pack names will be released | ...Rus sürüsünün isim listesi Moskova'daki yetkililerin eline geçer. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Go home, uncle. | Evine git, dayı. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Gidiyoruz. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
|
Derhal. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
|
I know at first their reaction will be fear | İlk başta, tepkilerinin korku olacağını biliyorum... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And I know that if I Change, with these wounds... | ...ve bu yaralarla dönüşürsem... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I'll die anyway. | Her türlü öleceğim zaten. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
But it's a sacrifice that I'm willing to make. | Fakat bu, yapmaya razı olduğum bir fedakarlık. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Let me do this. | Bırak ben yapayım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Let me do this so you can live. | Bırak ben yapayım ki sen yaşa. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Over time, no, there will be tolerance. | Zamanla anlayış olacaktır. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
There has to be. | Olmak zorunda. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And if this means a better life for you and Alexei... | Eğer bu, sen ve Alexei için daha iyi bir gelecek demekse... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Please, let me be the one to go. | ...lütfen, izin ver giden ben olayım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
Call an ambulance. | Ambulans çağırın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You're going to be okay now. | Artık iyi olacaksın. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
No one else is going to hurt you. | Başka kimse seni incitmeyecek. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
I got you now. | Ben yanındayım. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
They will know that you did this for them. | Onlar için yaptığını öğrenecekler... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And they will be so proud to call you father. | ...ve sana baba demekten gurur duyacaklar. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
To be sure of your safety, | Güvenliğinden emin olmak için... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
the safety of the Pack... | ...sürünün güvenliğinden emin olmak için... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You need to burn the names. | ...isimleri yakman gerek. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You're going to take the whole thing down. | Her şeyi yakıp kül edeceksin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
This is your house to burn. | Burası senin evin. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And then what? | Sonra ne olacak? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
You thought about what happens next? | Sonrasında ne olacağını da düşündün mü? | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
And in local news, here in Bear Valley | Ve yerel haberlerde Bear Valley'de kaybolan... | Bitten-1 | 2014 | ![]() |
an anonymous tip in the disappearance of Karen Morgan | ...Karen Morgan'ın kayboluşuna dair anonim bir ihbar vakayı çözebilir. | Bitten-1 | 2014 | ![]() |