Search

English Turkish Sentence Translations Page 7974

English	Turkish	Film Name	Film Year	Details
It was a squirrel ...	Sincaptı...	Blinkende lygter-2	2000
How about "The Golden Rooster"? Nah ... sounds like a roadhouse.	"Altın Horoz" nasıl? Olmaz... Gece kulübü adı gibi.	Blinkende lygter-2	2000
It's just so ... beautiful.	Bu... çok güzel.	Blinkende lygter-2	2000
There's more ...	Dahası var...	Blinkende lygter-2	2000
You told me you'd be there for me!	Bana arka çıkacağını söylemiştin!	BlinkyTM-1	2011
Calm down, just calm down, calm down!	Sakin ol, sakin ol!	BlinkyTM-1	2011
Tired of blisters on your fingers?	Parmaklarınızın su toplamasından bıktınız mı?	BlinkyTM-1	2011
Need a helping hand at home?	Ev işlerinde yardıma mı ihtiyacınız var?	BlinkyTM-1	2011
You need Blinky!	Size Blinky lazım!	BlinkyTM-1	2011
Hi, my name's Blinky.	Merhaba, benim adım Blinky.	BlinkyTM-1	2011
The household robot with a mind of its own.	Kendi zekasına sahip ev robotu.	BlinkyTM-1	2011
He's a servant, a helper, and a friend 1	O bir hizmetçi, bir yardımcı ve bir arkadaş.	BlinkyTM-1	2011
Blinky is so helpful around the house, it's brought us together and made us closer as a family.	Blinky ev işlerinde çok yardımcı oluyor,	BlinkyTM-1	2011
He's my new best friend!	O benim yeni en iyi arkadaşım!	BlinkyTM-1	2011
He's just like one of the family.	Aileden birisi gibi sanki.	BlinkyTM-1	2011
All my friends have one...	Tüm arkadaşlarımda var ve...	BlinkyTM-1	2011
Hi honey what's going on?	Merhaba tatlım, nasıl gidiyor?	BlinkyTM-1	2011
I know what I want for Christmas.	Noel için ne istediğimi biliyorum.	BlinkyTM-1	2011
Hi, my name's Blinky...	Merhaba, benim adım Blinky...	BlinkyTM-1	2011
...and I just want to be your friend.	...ve arkadaşın olmak istiyorum.	BlinkyTM-1	2011
Will you be my friend?	Arkadaşım olur musun?	BlinkyTM-1	2011
It's officially the best Christmas ever.	Bu kesinlikle geçirdiğim en iyi Noel.	BlinkyTM-1	2011
I'll never get sick of him.	Ondan asla sıkılmam.	BlinkyTM-1	2011
99, 98, 97, 96,	...99, 98, 97, 96...	BlinkyTM-1	2011
95, 94, 93, 92...	...95, 94, 93, 92...	BlinkyTM-1	2011
95, 94, 93, 92, ...	...95, 94, 93, 92...	BlinkyTM-1	2011
7, 6, 5, 4, 3, 2, 1.	...7, 6, 5, 4...	BlinkyTM-1	2011
Ready or not here I come...	Önüm arkam sobe, saklanmayan ebe.	BlinkyTM-1	2011
I found you.	Buldum seni.	BlinkyTM-1	2011
Yeah, I got bored waiting around.	Evet, bir şey yapmadan beklemekten sıkıldım.	BlinkyTM-1	2011
Would you like to play another game?	Başka bir oyun oynamak ister misin?	BlinkyTM-1	2011
999,862	...999,862...	BlinkyTM-1	2011
999,861	...999,861...	BlinkyTM-1	2011
999,860	...999,860...	BlinkyTM-1	2011
999,859	...999,859...	BlinkyTM-1	2011
Why did you stop counting?	Neden durdun?	BlinkyTM-1	2011
I'm sorry, would you like me to continuel? Yeah.	Özür dilerim, devam etmemi ister misin? Evet.	BlinkyTM-1	2011
And I want you to stay completely still for the next 24 hours.	Ve önümüzdeki 24 saat boyunca da saymanı istiyorum.	BlinkyTM-1	2011
999,862	999,862...	BlinkyTM-1	2011
Clean this!	Temizle şunu!	BlinkyTM-1	2011
No problem, I like to clean things.	Sorun değil, bir şeyleri temizlemeyi severim.	BlinkyTM-1	2011
Why did you move? I told you not to move.	Niye hareket ediyorsun? Hareket etmeni söylemedim.	BlinkyTM-1	2011
I told you not to stop counting.	Saymayı kesmeni de söylemedim.	BlinkyTM-1	2011
I'm sorry, would you like me to continue?	Özür dilerim, devam etmemi ister misin?	BlinkyTM-1	2011
You have to do everything I say, I own you!	Söylediğim her şeyi yapmak zorundasın! Ben senin sahibinim.	BlinkyTM-1	2011
999...	999...	BlinkyTM-1	2011
Can you make my parents stop fighting? Can you do that?	Anne babamın kavga etmesini engelleyebilir misin?	BlinkyTM-1	2011
I could tell you to kill everybody, and you'd just stand there blinking like an idiot!	Sana herkesi öldürmeni söylesem bile, orada durup salak salak göz kırpacaksın.	BlinkyTM-1	2011
What does it matter? Go on...	Ne fark eder ki? Git hadi...	BlinkyTM-1	2011
Kill my parents, kill me. No problem.	Ailemi öldür, beni öldür. Sorun değil.	BlinkyTM-1	2011
Kill the dog, kill everyone. No problem.	Köpeği öldür, herkesi öldür. Sorun değil.	BlinkyTM-1	2011
No problem, no problem, no problem, no problem...	Sorun değil, sorun değil, sorun değil, sorun değil...	BlinkyTM-1	2011
No problem, no problem, no problem...	Sorun değil, sorun değil, sorun değil...	BlinkyTM-1	2011
Blinky's broken.	Blinky bozuldu.	BlinkyTM-1	2011
I didn't do anything, I think he's broken or something.	Ben bir şey yapmadım, bozuldu herhalde.	BlinkyTM-1	2011
We need to get a new one.	Yeni bir tane almamız lazım.	BlinkyTM-1	2011
Just turn him off and turn him back on again.	Kapatıp tekrardan aç.	BlinkyTM-1	2011
And if you make another mess like that I'm going to make Blinky clean and cook you for dinner.	Ve bir daha böyle bir pislik yaparsan...	BlinkyTM-1	2011
I didn't do it, Blinky did it!	Ben yapmadım, Blinky yaptı!	BlinkyTM-1	2011
Don't start with me, I am not in the mood.	Başlama yine, hiç havamda değilim.	BlinkyTM-1	2011
Clean it up!	Temizle şurayı!	BlinkyTM-1	2011
Hi my name's Blinky and I just want to be your friend.	Merhaba benim adım Blinky ve arkadaşın olmak istiyorum.	BlinkyTM-1	2011
Go on, do as you're told. Clean it up!	Hadi, sana söyleneni yap. Temizle şurayı!	BlinkyTM-1	2011
Get out of my room.	Çık odamdan.	BlinkyTM-1	2011
Go annoy someone else.	Git başkasını rahatsız et.	BlinkyTM-1	2011
I just want to be your friend.	Arkadaşın olmak istiyorum.	BlinkyTM-1	2011
I did what you asked Did I do good?	İstediğini yaptım. İyi yapmış mıyım?	BlinkyTM-1	2011
Lets be frrrrieeeends...	Hadi arkadaş olalım.	BlinkyTM-1	2011
I don't understand you Alex.	Anlamıyorum seni Alex.	BlinkyTM-1	2011
Why would he hurt Rosie? It makes no sense.	Rosie'yi neden incitsin ki? Bu çok saçma.	BlinkyTM-1	2011
I just don't trust him.	Sadece ona güvenmiyorum.	BlinkyTM-1	2011
Why won't you believe me? 1	Bana niye inanmıyorsun?	BlinkyTM-1	2011
Because you're bored with him and you're just trying to make us buy a newer one, that's why. 1	Çünkü ondan sıkıldın ve yenisini aldırtmaya çalışıyorsun, niyesi bu.	BlinkyTM-1	2011
Look at the mess you've made What?	Yaptığın pisliğe bak. Ne?	BlinkyTM-1	2011
You did this, clean it up!	Bunu sen yaptın, temizle çabuk!	BlinkyTM-1	2011
7, 6, 5, 4, 3, 2, 1..	...7, 6, 5, 4...	BlinkyTM-1	2011
Ready or not, here I come...	Önüm arkam sobe, saklanmayan ebe.	BlinkyTM-1	2011
Do you like your meatballs?	Köftelerinizi beğendiniz mi?	BlinkyTM-1	2011
They're fine, thank you.	Güzel olmuş, teşekkürler.	BlinkyTM-1	2011
Have you seen Alex?	Alex'i gördün mü?	BlinkyTM-1	2011
No problem. Alex is right here.	Sorun değil. Alex tam da burada.	BlinkyTM-1	2011
I recycled him.	Onu geri dönüştürdüm.	BlinkyTM-1	2011
I don't understand you Blinky. What do you mean?	Seni anlamıyorum Blinky. Ne demek istiyorsun?	BlinkyTM-1	2011
I cleaned him and cooked him for dinner. You're eating him.	Onu temizledim ve pişirdim. Şu anda onu yiyorsunuz.	BlinkyTM-1	2011
Did I do good?	İyi yapmış mıyım?	BlinkyTM-1	2011
Hi, my name's Blinky and I just want to be your friend.	Merhaba, benim adım Blinky ve arkadaşın olmak istiyorum.	BlinkyTM-1	2011
There are some things I never told you about Maria.	Maria hakkında sana anlatmadığım bazı şeyler var.	Bliss-1	1997
Save the details till after the honeymoon, homeboy.	Ayrıntıları balayı dönüşüne sakla ahbap.	Bliss-1	1997
She has some problems.	Maria'nın sorunları var.	Bliss-1	1997
Daddy, I think there's a snap undone. Would you take a look?	Baba, çıtçıtım açıldı galiba. Bir bakar mısın?	Bliss-1	1997
I don't think so, honey. Are you sure?	Açıldığını sanmıyorum hayatım. Emin misin?	Bliss-1	1997
Of course you don't, honey. You're getting married. Get used to it.	Tabii ki hayatım. Evleniyorsun. Buna alışsan iyi olur.	Bliss-1	1997
She's a bit compulsive. 1	Biraz takıntılı. 1	Bliss-1	1997
Maybe I should say compulsive and neurotic.	Belki de takıntılı ve nevrozlu demeliyim.	Bliss-1	1997
Yeah, I know. She's Maria.	Evet, biliyorum. Maria bu.	Bliss-1	1997
She sleeps with a fly swatter.	Sineklikle uyuyor.	Bliss-1	1997
Hell, if I looked like Maria, I'd sleep with a bazooka.	Maria kadar güzel olsaydım bazukayla uyurdum.	Bliss-1	1997
So you guys got some issues. It's called modern romance.	Demek sorunlarınız var. Buna modern aşk deniyor.	Bliss-1	1997
If you need it, there's an ice chest under your mother's seat.	İhtiyacın olursa, annenin oturduğu koltuğun altında buz kutusu var.	Bliss-1	1997
I feel better now.	Kendimi daha iyi hissediyorum.	Bliss-1	1997