• en flag English
    • tr flag Turkish

Search

English Turkish Sentence Translations Page 977

English Turkish Film Name Film Year Details
You mind if I grab a few fries? Mahsuru yoksa bir kaç tane alabilirmiyim? Seni duydum, adamım. 90210-1 2008 info-icon
Yeah. All right. Tabiki. Tamam. 90210-1 2008 info-icon
Feel free. Keyfine bak. 90210-1 2008 info-icon
Um, I gotta go. Gitmem lazım. 90210-1 2008 info-icon
Uh, make a call to my agent. Menejerimi arıycam. 90210-1 2008 info-icon
Cool. But I will see you later? Peki. Sonra görüşürmüyüz? 90210-1 2008 info-icon
Okay. Bye, babe. Mm hmm. Tamam. güle güle, bebeğim. 90210-1 2008 info-icon
I... I just wanted to say that, um... Ben... Ben sadece amcan için, Teddy yanında getireceği bir kızla, 90210-1 2008 info-icon
I'm real sorry about your uncle. çok üzüldüğümü söylemek istedim. 90210-1 2008 info-icon
I'm just so sorry. Sesli söyle! Mutlu yıllar... Sadece çok üzgünüm. 90210-1 2008 info-icon
Did you know him or something? Bütün bildiğim "tik, tik, tik" O'nu tanıyormuydun? 90210-1 2008 info-icon
Uh, no, um... Hayır... 90210-1 2008 info-icon
No, it... it... it's sad hayır, üzüntülüyüm işte 90210-1 2008 info-icon
and, and I just wanted to tell you that I'm sorry. ve sadece üzgün olduğumu söylemek istedim. 90210-1 2008 info-icon
Teddy! Teddy! 90210-1 2008 info-icon
Vicky. Vicky! 90210-1 2008 info-icon
So, hey, I'm working on a piece for the Blaze Blaze'de Joe Herman'la lgili bir makale 90210-1 2008 info-icon
about Joe Herman, and I was really hoping üzerinde çalışıyorum, senden de bi yorum 90210-1 2008 info-icon
to get a comment from you. alabilirmiyim acaba diye umut ediyordum. 90210-1 2008 info-icon
I mean, after all,you were the one who discovered his body. Yanımdan taşındı. Gel buraya. Yani, herşeyden önemilisi, O'nun cesedini bulan sendin. 90210-1 2008 info-icon
Yeah, well, I was surprised. Evet, ama, çok şaşırmıştım. 90210-1 2008 info-icon
I mean, a hundred grand, that's pretty generous. Yani, 100.000 $, çok cömertçe bir davranış. 90210-1 2008 info-icon
I thought he was just homeless guy. O'nun sadece evsiz bir adam olduğunu düşünmüştüm. 90210-1 2008 info-icon
I'm sorry... Afedersin... 90210-1 2008 info-icon
"Just a homeless guy"? Sadece evsiz bir adam mı? 90210-1 2008 info-icon
Okay, that didn't come out right. Tamam, pek doğru bir ifade olmadı galiba. 90210-1 2008 info-icon
I meant an... an "abode challenged individual." Kastım şu ki... evi olmayan etrafına tek başına meydan okuyanan birisi. 90210-1 2008 info-icon
Do you think being homeless is funny? Sence evsiz olmak çokmu komik? 90210-1 2008 info-icon
Don't you? Sence değilmi? 90210-1 2008 info-icon
Look, they live in cardboard boxes, Bak, kalın karton kutular içinde yaşıyorlar, 90210-1 2008 info-icon
use grocery carts as means of locomotion... etrafta süpermarket arabalarıyla geziniyorlar... 90210-1 2008 info-icon
I'm kidding. I'm kidding! Baba, çok geç kaldım Bayan Walsh beni öldürecek... Şaka, Şaka yaptım! 90210-1 2008 info-icon
Why don't you go down to Venice Boulevard to do that set? Neden sende Venice Bulvarı'na gidip böyle şeyler yapmıyorsun? 90210-1 2008 info-icon
I mean, maybe, you can start off with: Yani, belki, şöyle başlayabilirsin: 90210-1 2008 info-icon
"Hey, I'm Teddy. ama gerçeği bana söyleyebilirsin. Ben Teddy. 90210-1 2008 info-icon
"My dad is a major movie star and I'll never have "Babam çok ünlü bir film yıldızı ve ben hayatımda bir gün bile 90210-1 2008 info-icon
to work a day in my life." All right. All right. çalışmak zorunda kalmadım." Tamam. Tamam. 90210-1 2008 info-icon
I get you. It was in bad taste. Anladım seni. Eğlenceli bir tasvir olmadı. 90210-1 2008 info-icon
Whatever, um... Herneyse... 90210-1 2008 info-icon
Can you do the interview, please? Lütfen Joe Herman'la ilgili 90210-1 2008 info-icon
About Joe Herman? Röportajı yaparmısın? 90210-1 2008 info-icon
You know what? I can't Biliyormusun, yapamam 90210-1 2008 info-icon
No, thanks. kalsın istemiyorum. 90210-1 2008 info-icon
"No, thanks"? Kalsın mı? 90210-1 2008 info-icon
You got to leave me out of it okay? Beni bu işin dışında tutmalısın tamammı? 90210-1 2008 info-icon
All right, look, maybe you saw something Tamam da, bak şimdi, belki önemli olmadığını 90210-1 2008 info-icon
that you don't think is important... Look! düşündüğün bazı şeyler gördün... Bak! 90210-1 2008 info-icon
I can't do it okay? Yapamam tamammı? 90210-1 2008 info-icon
Got . Peki öyle olsun. 90210-1 2008 info-icon
You can joke about the homeless, Evsiz bir adamla dalga geçebilirsin, 90210-1 2008 info-icon
but you can't devote a single second ama onlardan bir tanesi öldürüldüğünde 90210-1 2008 info-icon
of your precious time değerli vaktinden bir kaç saniye ayırıp 90210-1 2008 info-icon
for one of them who was murdered. röportaj yapamazsın. 90210-1 2008 info-icon
It's fabulous. İşte bu harika! 90210-1 2008 info-icon
Swinson. Swinson. 90210-1 2008 info-icon
Tahmaseb. Tahmaseb. 90210-1 2008 info-icon
Tate Duncan? Tate Duncan? 90210-1 2008 info-icon
Has anyone seen Adrianna? Adrianna'yı gören oldumu? 90210-1 2008 info-icon
Navid, do you know where she is? Navid, Nerede O biliyormusun? 90210-1 2008 info-icon
I think she's at a doctor's appointment. Galiba doktorla randevusu vardı. 90210-1 2008 info-icon
Sweetie... Güzelim... 90210-1 2008 info-icon
Come sit down over here with me. Yanıma otururmusun. 90210-1 2008 info-icon
There's something we need to talk about. Konuşmamız gereken bir konu var. 90210-1 2008 info-icon
I have to tell you something. Sana birşey söylemeliyim. Sınavlarda berbatım... 90210-1 2008 info-icon
Something that's gonna upset you. Seni üzebilecek birşey. 90210-1 2008 info-icon
What is it, Jen? You're scaring me. Nedir Jen? Korkutuyorsun beni. 90210-1 2008 info-icon
The thing is, Naomi... Şeyy, Naomi... 90210-1 2008 info-icon
I'm married. Ben evliyim. 90210-1 2008 info-icon
What? Well, it was a quite impulsive, really. Ne? Yani, gerçektende biraz zorlama bir evlilik oldu. 90210-1 2008 info-icon
We met last year and two months later we were married. Geçen sene tanıştık ve iki ay sonrada evlendik. 90210-1 2008 info-icon
His name Olivier. Adı Olivier. 90210-1 2008 info-icon
He's French. Fransız. 90210-1 2008 info-icon
Why didn't you tell me? Neden bana daha önce söylemedin? 90210-1 2008 info-icon
Because. Çünkü. 90210-1 2008 info-icon
Because right after we were married, I walked in Çünkü, evlendikten hemen sonra 90210-1 2008 info-icon
on Olivier in bed with another woman. Olivier'i yatakta başka bir kadınla yakaladım 90210-1 2008 info-icon
And I left him. Oh, my God. ve O'nu terkettim. Aman Tanrım! 90210-1 2008 info-icon
There's more. Dahası var. ...dinlermisin 90210-1 2008 info-icon
What more? Dahasıdamı var? 90210-1 2008 info-icon
Well, when I told you Pırlantalar gerçek. Sana Avrupada banka hesaplarımın 90210-1 2008 info-icon
my money was "tied up" in Europe, dondurulduğunu söylemiştim, 90210-1 2008 info-icon
that wasn't exactly true. bu da tam olarak doğru değildi. 90210-1 2008 info-icon
The truth is that... Gerçek şu ki... Sana pizza getirdim 90210-1 2008 info-icon
I spent it all before met Olivier. bütün paramı Olivier'le tanışmadan önce harcamıştım. 90210-1 2008 info-icon
And now I'm broke. Şimdi ise beş parasızım. 90210-1 2008 info-icon
I've been paying for everything: Herşeyin parasını benmi ödüyorum yani: 90210-1 2008 info-icon
the rent, your clothes, your car ev kirasını, elbise masraflarını, arabanın parasını 90210-1 2008 info-icon
your twice weekly appointments haftada iki kere gittiğin 90210-1 2008 info-icon
at the Face Place. Yüz Bakımı randevularını. 90210-1 2008 info-icon
What were you planning to do, live off me forever, Jen? Ne yapmayı planlıyordun, Sonsuza dek benim sırtımdan geçinmeyimi, Jen? 90210-1 2008 info-icon
No, of course not. Hayır, elbetteki hayır. 90210-1 2008 info-icon
And I have every intention Bunların parasını sana geri ödemek için Seni tanıyorum, Naomi. 90210-1 2008 info-icon
of paying you back. elimden geleni yapıcam, hiç kuşkun olmasın. 90210-1 2008 info-icon
I just needed to get out of Europe and clear my head Sadece kafamı toparlamak ve ne yapacağımı düşünmek için 90210-1 2008 info-icon
and figure out what to do. Avrupadan belli bir süre uzaklaşmam gerekti. 90210-1 2008 info-icon
There's only one answer. Bu işin tek bir çözümü var. 90210-1 2008 info-icon
I'm going back to Olivier. What? Olivier'a geri dönücem. Ne? 90210-1 2008 info-icon
I can't live off you anymore. Sana daha fazla sıkıntı çektiremem. 90210-1 2008 info-icon
I... I just can't. İş yerinde cinsel açıdan peşkeşcilik yapmak... Ben... sadece yapamam. 90210-1 2008 info-icon
It won't be so bad. O kadar da kötü olacağını sanmıyorum.. 90210-1 2008 info-icon
  • ««
  • «
  • …
  • 972
  • 973
  • 974
  • 975
  • 976
  • 977
  • 978
  • 979
  • 980
  • 981
  • …
  • »
  • »»
Restricted Mode:   
  • Contribute
  • About Us
  • Disclaimer
  • Contact