Search
English Turkish Sentence Translations Page 160900
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
You made yourself into who you are. | Kendini sen kendin yarattın. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
you chose right here to become Jason Bourne. | eninde sonunda kabullenmen gerekecek. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
This can�t go on. | Bu böyle devam edemez. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
You have to decide. | Karar vermelisin. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Who is he? We�ve been through that. | Bu adam kim? Bunu konuşmuştuk. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
You came to us. | Sen bize geldin. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
You volunteered. | Gönüllü oldun. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
You said you�d do anything it takes to | Amerikalıların hayatlarını kurtarmak için | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
save American lives. | ne gerekiyorsa yapacağını söyledin. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Or too weak | Yoksa bu işin sonunu getiremeyecek kadar | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
to see this through? | zayıf mısın? | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Let go of David Webb. | David Webb'i unut artık. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
You�re no longer | Bundan böyle artık | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
David Webb. | David Webb değilsin. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
From now on, you�ll be known as Jason Bourne. | Bundan böyle, Jason Bourne olarak bilineceksin. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Welcome to the programme. | Programa hoş geldin. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Do you remember now? | Şimdi hatırlıyor musun? | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
I�m no longer Jason Bourne. | Artık Jason Bourne değilim. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
So now you�re gonna kill me. | Öyleyse şimdi beni öldüreceksin. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
You don�t deserve the star they�d give you on the wall at Langley. | Langley'deki binanın duvarında sana verilecek yıIdızı hak etmiyorsun. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
MAN. He�s headed for the roof! | Çatıya çıkıyor! | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Why didn�t you take the shot? | Neden beni vurmadın? | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Do you even know why you�re supposed to kill me? | Beni niye öldürmen gerektiğini biliyor musun? | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Look at us. | Şu halimize bak. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Look at what they make you give. | Bize ne yapmışlar baksana. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Good morning, senators. | Günaydın sayın senatörler. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
If I may, I�d like to begin by making a statement for the record. | Bu programa bağlı kalacak mısın? İzin verirseniz, kayıtlara geçmesi için bir açıklama yaparak başlamak istiyorum. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
The flle indicates that Ezra Kramer authorised six lllegal... | Bu dosyada belirtildiği gibi, Ezra Kramer'ın onayladığı altı yasa dışı... | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
for authorising the programme, | ABD vatandaşlarını bile hedef alan | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Two agency officials have already been arrested. | Teşkilatın iki görevlisi tutuklandı. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
and CIA Deputy Director Noah Vosen, the programme�s operational chief. | Dr. Albert Hirsch ve programın harekat şefi, CIA Başkan Yardımcısı Noah Vosen. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
Meanwhile, mystery surrounds the fate of David Webb, | Bu arada, Blackbriar'ın ifşa edilmesini sağlayan | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
also known as Jason Bourne, the source | David Webb'in, namı diğer Jason Bourne'un | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
into the East River ten storeys below. | çatısından Doğu Nehri'ne düşmüştür. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
However, after a three day search, Webb�s body has yet to be found. | Ancak, üç gündür aranmasına rağmen Webb'in cesedi hala bulunamamıştır. | The Bourne Ultimatum-1 | 2007 | ![]() |
You hear something? | Bir şey duydun mu? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
ARTHUR: It's the doorbeII. | Kapı çaldı. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Are you sure? Mm hm. | Emin misin? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Quarter to 6. | 6'ya çeyrek var. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
What is it? Someone Ieft a box. | Nedir o? Biri bir kutu bırakmış. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Who? | Kim bırakmış? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
I don't know. There was a car and they just drove off. | Bilmiyorum, bir araba uzaklaştı demin. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
BO Y: Did Santa come earIy this year? | Noel Baba bu sene erken mi gelmiş? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
I guess we're up. | Hepimiz uyandık galiba. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
ARTHUR: You never reaIIy beIieved in Santa CIaus, did you? | Noel Baba'ya hiçbir zaman inanmadın aslında, değil mi? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
WALTER: You shouId've come up with a better story... | Pek değil. Şişman bir adamın bacadan inme hikâyesinden daha iyi bir şey bulmalıydın. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
It's so iIIogicaI. ARTHUR: And iIIegaI. | Mantıklı değil bir kere. Ayrıca da yasa dışı. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
WALTER: It's breaking and entering. | Haneye tecavüz olur. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
ARTHUR: What kind of car was it? | Nasıl bir arabaydı? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Okay. Why wouId they just drive off? | Peki. Neden bırakıp gitsinler ki? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
I don't know, sweetheart. | Bilmiyorum, hayatım. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Get the box. | Kutuyu kaldır. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Never seen anything Iike it before in my Iife. | Hiç böyle bir şey görmemiştim. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
WeII, you need a key to open it. | Açmak için anahtar lazım. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Looks Iike a wedding invitation. | Nikâh davetiyesine benziyor. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Is it some sort of bridesmaid gift from the PoweIIs? | Powell'lar nedime hediyesi falan mı gönderdi acaba? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
NORMA: ''Mr. Steward wiII caII upon you at 5 p.m.'' | "Bay Stewart sizi 17:00'da arayacak." | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Do you know a Mr. Steward? | Bay Stewart diye birini tanıyor musun? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
I don't. Do you? | Hayır, tanımıyorum. Ya sen? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
It's snowing. It won't stick. | Kar yağıyor. Tutmaz. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Hey. PB and J. | Sandviçini al. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Did you cut the bread into squares? Of course, Iike aIways. | Ekmeği karelere böldün mü? Elbette, her zamanki gibi. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
WeII, don't do that. Squares are for babies. | Yapma şunu. Bebek değilim ben. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Hey, Mrs. Lewis. Hi, Mrs. Lewis. | Merhaba Bayan Lewis. Selam Bayan Lewis. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
NORMA: Morning, boys. | Günaydın çocuklar. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
FeeI free to caII me Norma. Mrs. Lewis makes me feeI oId. | Bana Norma diyebilirsiniz. "Bayan Lewis" denince yaşlı gibi hissediyorum. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
You are oId. | Yaşlısın zaten. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
I'm onIy 35. | Daha 35 yaşındayım. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
WALTER: Yeah, to us, that's oId. | Bizim için bu yaşlı oluyor işte. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
You're kind of a geezer. | Moruk sayılırsın artık. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
NORMA: You'II be a geezer one day too, Mr. Smarty Pants. | Sen de bir gün moruk olacaksın, ukala bıdık. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Why does the bus stop have to be in the front of my driveway? | Neden otobüs durağı evimin önünde olur ki sanki? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
So I can watch my IittIe WaIter get on the bus safe, in one piece. | Küçük Walter'ımın sağ salim bir şekilde servise bindiğini görebileyim diye. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
WALTER: PIease go inside, you're embarrassing me. | Ne olur içeri gir, beni rezil ediyorsun. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
NORMA: My Iove embarrasses you? WALTER: Yes, it does. | Sevgim seni rezil mi ediyor yani? Evet, ediyor. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
What if I give my big strong WaIter a big hug and a kiss... | Koca Walter'ıma servise binmeden önce tüm arkadaşlarının gözünün önünde... | The Box-1 | 2009 | ![]() |
...right before he gets on the bus? | ...kocaman sarılıp öpücüklere boğsam olur mu? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
BO Y: Do it, do it. WALTER: Mom, get off. | Yapın, yapın! Anne, bırak beni. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Bye, WaIter. See you boys Iater. | Güle güle Walter. Sonra görüşürüz, çocuklar. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
MAN [ON RADIO] : will not be a year of politics as usual. | Her zamanki gibi politik oyunlarla dolu bir yıl olmasın. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
It can be a year of inspiration and hope. | Parlak ve umut dolu bir yıl olmasını diliyorum. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
LittIe earIy for a midIife crisis, don't you think? | Orta yaş krizi için biraz erken değil mi sence? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Is it someone from schooI? | Okuldan biri mi? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Is it your secret Iover? | Gizli âşığın mı yoksa? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
I hate you too. | Ben de senden nefret ediyorum. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Three strangers trapped in a room for aII eternity. | Üç yabancı sonsuza değin bir odaya hapsedilirler. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Each wanting something from the other. | Her biri diğerinden bir şey istiyor. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
A wish unfuIfiIIed. | Gerçekleşmemiş bir dilek. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
This is Sartre's vision of heII. | Sartre, cehennemi böyle tasavvur eder. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
HeII is other peopIe. | "Cehennem başkalarıdır." | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Yes. HeII is other peopIe seeing you for who you truIy are. | Evet. Cehennem, sizi gerçek kişiliğinizle gören kimselerdir. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
So, what does this mean for EsteIIe? | Bu, Estelle için ne anlama geliyor peki? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
It means she's going to rot in heII. | Cehennemde çürüyeceği anlamına geliyor. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
She's a sIut who married for money and kiIIed her baby. | Para için evlenip bebeğini öldüren bir fahişeymiş. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
It's sIightIy more compIicated than that, CharIes. | Bundan biraz daha karışık aslında, Charles. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
See, she was poor and married into money to save her famiIy. | Şimdi... Fakirdi ve ailesini kurtarmak adına para için evlendi. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
What happened to your foot? | Ayağına ne oldu? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
I've seen you Iimp. | Aksadığını gördüm. | The Box-1 | 2009 | ![]() |
Did something happen to your foot? | Ayağına bir şey mi oldu? | The Box-1 | 2009 | ![]() |
My foot? Yeah. | Ayağımı mı? Evet. | The Box-1 | 2009 | ![]() |