Search
English Turkish Sentence Translations Page 179769
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
And you will never get anything but love and support from me... | Hayatım boyunca, senin ve hedeflerin için... ve hayatım boyunca sen ve hayallerin için Hayatım boyunca, senin ve hedeflerin için... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...for you and your dreams the rest of my life. | ...gereken tüm sevgi ve desteği vereceğim. benden aşk ve destekten başka hiçbirşey görmeyeceksin... ...gereken tüm sevgi ve desteği vereceğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Well, then, go on. Get out of this house. | Pekâlâ, haydi. Senin oğluma yaptığın gibi... peki o zaman,hadi çıkın gidin bu evden. Pekâlâ, haydi. Senin oğluma yaptığın gibi... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Before I cut your dreams in half like you cut mine in half. | ...hayallerini ortadan ikiye bölmeden, bu evden defol git. tıpkı senin benimkileri yaptığın gibi hayallerini iki bölmemden önce. ...hayallerini ortadan ikiye bölmeden, bu evden defol git. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Goodbye, Pa. | Hoşça kal, baba. hoşçakal baba. Hoşça kal, baba. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Just wait till you see what happens now. | Bekle ve neler olacağını gör. sadece neler olduğunu görene kadar bekle. Bekle ve neler olacağını gör. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Here we go. | İşte, başlıyoruz. Başlıyoruz. İşte, başlıyoruz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Ma and Pa leave home All the kids get glad | Anne ve babam evi terk etti, tüm çocuklar sevindi. Ma and Pa leave home All the kids get glad Anne ve babam evi terk etti, tüm çocuklar sevindi. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You know our house's Gonna jump like mad | Bütün ev çılgınca zıplayacak. You know our house's Gonna jump like mad Bütün ev çılgınca zıplayacak. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We're gonna jump, li'l children, jump | Biz zıplayacağız, çocuklar zıplayacak. We're gonna jump, li'I children, jump Biz zıplayacağız, çocuklar zıplayacak. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We're gonna jump, li'l children Mama and Papa 's gone | Anne ve baba gitti, zıplayalım, çocuklar. We're gonna jump, li'I children Mama and Papa's gone Anne ve baba gitti, zıplayalım, çocuklar. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Let's jump, jump, jump Jump, jump, jump | Haydi zıpla, zıpla, zıpla. Let's jump, jump, jump Jump, jump, jump Haydi zıpla, zıpla, zıpla. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Jump, jump, jump Jump, jump, jump | Zıpla, zıpla, zıpla. Jump, jump, jump Jump, jump, jump Zıpla, zıpla, zıpla. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Play it for me, daddy! | Benim için çal, babalık! benim için çal babalık! Benim için çal, babalık! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
That's a sexy look right there. | Buradan çok seksi görünüyor. burdan çok seski gözüküyor Buradan çok seksi görünüyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Oh, I like it, I like it. | Bunu sevdim, hoşuma gitti. Oh,bu hoşuma gitti, bu hoşuma gitti. Bunu sevdim, hoşuma gitti. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You know what I'm saying. | Ne dediğimi biliyorsunuz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Let's take them home, fellas. | Onları eve götürelim, arkadaşlar. hadi kopartalım şunları millet. Onları eve götürelim, arkadaşlar. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We're gonna jump, li'l children Mama and Papa's gone | Anne ve baba gitti, zıplayalım, çocuklar. We're gonna jump, li'I children Mama and Papa's gone Anne ve baba gitti, zıplayalım, çocuklar. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Yeah, baby. Wrap it up right there. | Evet, bebek. Onu, hemen paketle. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I'm gonna take one of them home tonight. | Onlardan birini bu gece eve götüreceğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
My name is Bobby Shad and these are the Bad Men. | Benim adım Bobby Shad ve bunlar da Kötü Adamlar. ben Bobby Shad ve bunlar kötü çocuklar. Benim adım Bobby Shad ve bunlar da Kötü Adamlar. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
We gonna take a break, then we be right back... | Biraz ara vereceğiz, ve sonra geri gelip... şimdi bir ara veriyoruz, birazdan devam edicez... Biraz ara vereceğiz, ve sonra geri gelip... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...to rock till the morning light, all right? | ...sabaha kadar çalacağız, tamam mı? ...sabahın ilk ışıklarına kadar sallanıcaz, tamam mı? ...sabaha kadar çalacağız, tamam mı? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Mr. Shad! Mr. Shad! Wow, that was really great. | Bay Shad! Bu gerçekten harikaydı. bay Shad! bay Shad! Wow, bu gerçekten harikaydı. Bay Shad! Bu gerçekten harikaydı. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Hey, I play a little guitar. If you ever need | Bak, ben biraz gitar çalabiliyorum. Eğer bir ihtiyacınız... Hey,ben biraz gitar çalabiliyorum. eğer ihtiyacın olursa... Bak, ben biraz gitar çalabiliyorum. Eğer bir ihtiyacınız... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Dewey! Yes, sir? | Dewey! Buyurun, efendim? Dewey! evet,efendim? Dewey! Buyurun, efendim? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I pay you to mop, not bother the band. | sana paspas yapman için para ödüyorum, grubu rahatsız etmen için değil. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
My customers come to dance erotically, and they need a clean floor to do it on! | Müşteriler buraya şehvetle dans etmeye geliyorlar, pistin temiz olması lazım! müşterilerim buraya erotikçe dans etmek için geliyorlar ve pistin temiz olması gerek! Müşteriler buraya şehvetle dans etmeye geliyorlar, pistin temiz olması lazım! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Do your job or I'll find somebody who will. | İşini yap, yoksa yapacak birini bulacağım. işini yap yoksa yapıcak birini bulurum. İşini yap, yoksa yapacak birini bulacağım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Lonesome blues | Yalnız blues. Lonesome blues Yalnız blues. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Dewey, will you cut out that racket? I'm trying to feed your child! | Dewey, bu zırıltıyı kesecek misin? Çocuğunu doyurmaya çalışıyorum! Dewey, gürültüyü kesicek misin? çocuğunu beslemeye çalışıyorum burda! Dewey, bu zırıltıyı kesecek misin? Çocuğunu doyurmaya çalışıyorum! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
How am I supposed to make it as a famous musician if I don't practice? | Eğer prova yapmazsam, nasıl ünlü bir müzisyen olabilirim ki? eğer pratik yapmazsam nasıl ünlü bir müzisyen olabilirim? Eğer prova yapmazsam, nasıl ünlü bir müzisyen olabilirim ki? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Will you stop talking about that music? | Müzik hakkında konuşmayı kesecek misin? artık şu müzikten bahsetmeyi kesermisin? Müzik hakkında konuşmayı kesecek misin? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
But it's my dream, baby. | Fakat bu benim hayalim, bebeğim. ama bu benim hayalim bebeğim. Fakat bu benim hayalim, bebeğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I am tired of hearing about your dreams, Dewey Cox. | Senin hayallerini dinlemekten yoruldum, Dewey Cox. senin hayallerini dinlemekten yoruldum Dewey Cox. Senin hayallerini dinlemekten yoruldum, Dewey Cox. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You are a selfish dickhole. | Sen bencil bir pisliksin. sen bencil bir hıyarsın . Sen bencil bir pisliksin. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Daddy said if we move home, he could give you a job at the slaughterhouse. | Babam dedi ki, eğer kasabaya taşınırsak sana mezbahada iş bulabilirmiş. babam eğer eve dönersek bize bir ev, ve sana mezbada bir iş ayarlayabiliceğini söyledi. Babam dedi ki, eğer kasabaya taşınırsak sana mezbahada iş bulabilirmiş. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You can make an honest living. | Dürüstçe geçinir gideriz. düzgün bir hayat sürebilirsin. Dürüstçe geçinir gideriz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Wouldn't have to hang your head in shame, walking around like a failure. | Ortalıkta çaresizce dolaşıp, utanç içinde başını eğmek zorunda kalmazsın. başını öne eğmeden,etrafta bir başarısız bir tip gibi gezmeden. Ortalıkta çaresizce dolaşıp, utanç içinde başını eğmek zorunda kalmazsın. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I think I'm doing okay for a 1 5 year old with a wife and a baby. | 15 yaşındaki karım ve çocuğum için iyi şeyler yaptığımı sanıyordum. ben 15 yaşında bir eş ve bir bebekle gayet iyi gittiğimi düşünüyorum 15 yaşındaki karım ve çocuğum için iyi şeyler yaptığımı sanıyordum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
But, sweetheart... | Fakat sevgilim... ama,hayatım... Fakat sevgilim... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...I thought you liked working at the slaughterhouse for my daddy. | ...mezbahada babam için çalışmanın hoşuna gittiğini düşünmüştüm. ...düşündüm ki mezbahada babam için çalışmak hoşuna gidiyordu ...mezbahada babam için çalışmanın hoşuna gittiğini düşünmüştüm. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I did. | Evet. gitti. Evet. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You got a real talent for this, boy. | Bu iş için gerçekten yeteneklisin, evlat. bu işin gerçekten çok yeteneklisin,evlat. Bu iş için gerçekten yeteneklisin, evlat. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Someday this is all gonna be yours. | bir gün burası senin olacak. Bir gün bunların hepsi senin olabilir. bir gün burası senin olacak. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It's just, as much as I loved it, Edith, I want more than that. | Mesele hoşuma gitmesi değil, Edith. Ben daha fazlasını istiyorum. o sadece seni sevdiğim içindi, Edith, ben bundan daha fazlasını istiyorum. Mesele hoşuma gitmesi değil, Edith. Ben daha fazlasını istiyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Ain't no musician ever made no money, Dewey. | Müzisyenler asla para kazanamaz, Dewey. müzisyenler bile para kazanamayabilir, Dewey. Müzisyenler asla para kazanamaz, Dewey. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
What? Of course they do. Plenty of them do. | Ne? Elbette kazanırlar. Çoğu kazanıyor. Ne? tabii ki kazanabilirler. hatta daha bol. Ne? Elbette kazanırlar. Çoğu kazanıyor. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Name one. | Birini söyle. bir isim ver Birini söyle. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Slim Whitman. Who the hell is Slim Whitman? | Slim Whitman. Slim Whitman da kim? Slim Whitman. kim bu lanet olası Slim Whitman ? Slim Whitman. Slim Whitman da kim? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
All right, Frank Sinatra. | Pekâlâ, Frank Sinatra. peki, Frank Sinatra. Pekâlâ, Frank Sinatra. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Who the hell is Frank Sinatra? | Frank Sinatra da kim? lanet olasıca Frank Sinatra kim? Frank Sinatra da kim? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Edith, I am starting to think... | Edith, artık bana inanmadığını... Edith,... Edith, artık bana inanmadığını... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
...that maybe you don't believe in me. | ...düşünmeye başladım. artık bana inanmadığını düşünmeye başlıyorum. ...düşünmeye başladım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I do believe in you. | Sana inanıyorum. ben sana inanıyorum. Sana inanıyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I just know you're gonna fail. | Başarısız olacağını biliyorum. Sadece başarısız olacağını biliyorum. Başarısız olacağını biliyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
What are you talking about, Edith? What about my dreams? | Sen ne diyorsun, Edith? Benim hayallerim ne olacak? sen neden bahsediyorsun Edith? ya benim hayallerim? Sen ne diyorsun, Edith? Benim hayallerim ne olacak? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Edith, I told you, I can't build you a candy house! | Söylemiştim, Edith. Sana şekerden bir ev yapamam! Edith, söyledim sana, sana şekerden bir ev inşa edemem! Söylemiştim, Edith. Sana şekerden bir ev yapamam! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It will fall down! The sun will melt the candy! It won't work! | Hemen yıkılır! Güneş şekeri eritir! İşe yaramaz! yıkılıer! güneş şekeri eritir bu işe yaramaz Hemen yıkılır! Güneş şekeri eritir! İşe yaramaz! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It will if it never rains. | Hiç yağmur yağmazsa olur. hiç yağmur yağmazsa olabilir. Hiç yağmur yağmazsa olur. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Dewey, you have got to give up your dream. | Dewey, hayallerini artık bırakmak zorundasın. Dewey, hayallerini unutmalısın. Dewey, hayallerini artık bırakmak zorundasın. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Dreams don't come true. | Hayallerin gerçekleşmeyecek. hayaller gerçekleşmez. Hayallerin gerçekleşmeyecek. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I am gonna make this dream come true. | Ben hayallerimi gerçekleştireceğim. ben bu hayalleri gerçekleştireceğim Ben hayallerimi gerçekleştireceğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Nobody ever said it's gonna be easy. | Bunun kolay olduğunu söylemedim. kimse bunun kolay olacağını söylemedi. Bunun kolay olduğunu söylemedim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It's hard. | Zor olacak. bu zor. Zor olacak. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It ain't easy to walk to the top of a mountain. | Dağın zirvesine yürümek de zordur. bir dağın zirvesine çıkmak kolay değildir. Dağın zirvesine yürümek de zordur. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It's a long, hard walk. | Uzun ve yorucudur. bu uzun,zor bir yürüyüş. Uzun ve yorucudur. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It's a rocky road. | Kayalık bir yoldur. bu taşlı bir yol. Kayalık bir yoldur. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
But I plan on walking. | Fakat ben yürüyeceğim. ama ben bu yolda yürümeyi planlıyorum. Fakat ben yürüyeceğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Oh, I'm gonna walk. | Yürüyeceğim. Oh,evet yürüyeceğim. Yürüyeceğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I will walk hard. | Bu zorlu yolda yürüyeceğim. bu zor yolu yürüyeceğim. Bu zorlu yolda yürüyeceğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Walk hard. | Zorlu yürüyüş. zor yürüyüş. Zorlu yürüyüş. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I got a full house coming tonight. | Bu akşam burası dolup, taşacak. Bu gece mekan azına kadar dolu. Bu akşam burası dolup, taşacak. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
If Bobby Shad can't play I need to find someone who can. | Eğer Bobby Shad çalamayacaksa, çalacak birini bulmam gerek. eğer bobby Shad çalamayacaksa çalıcak birini bulmalıyım. Eğer Bobby Shad çalamayacaksa, çalacak birini bulmam gerek. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I'm fine. I can play through the pain. | Ben iyiyim. Tüm acıya rağmen çalabilirim. ben iyiyim.acıya rağmen çalabilirim. Ben iyiyim. Tüm acıya rağmen çalabilirim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Should've thought before you punched your landlord and got laryngitis. | Bunu ev sahibini yumruklamadan ve larenjit olmadan önce düşünecektin. bunu ev sahibini yumruklamadan önce düşünmeliydin. Bunu ev sahibini yumruklamadan ve larenjit olmadan önce düşünecektin. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I guess there's no music tonight. | Sanırım bu gece müzik yapmayacağız. sanırım bu gece müzik yok patron Sanırım bu gece müzik yapmayacağız. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Bullhickey! People come here to dance erotically! | Lanet olsun! İnsanlar buraya şehvetle dans etmeye geliyorlar! saçmalık!insanlar buraya erotikçe dans etmeye geliyorlar! Lanet olsun! İnsanlar buraya şehvetle dans etmeye geliyorlar! | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I ain't got no music, I ain't got no nightclub. | Eğer müzik yoksa gece kulübü de olmaz. eğer muzik yoksa, gece klubümde yok. Eğer müzik yoksa gece kulübü de olmaz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Excuse me. | Kusura bakmayın. afedersiniz. Kusura bakmayın. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I play a little. | Ben çalabilirim. ben biraz çalabiliyorum. Ben çalabilirim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I don't know how to tell you this, boy. | Bunu sana nasıl anlatacağımı bilmiyorum, evlat. bunu sana nasıl söyleceğimi bilmiyorum evlat ama Bunu sana nasıl anlatacağımı bilmiyorum, evlat. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
You're white. This crowd will eat you alive. | Sen beyazsın. Bu kalabalık seni canlı canlı yer. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I been watching Mr. Shad every night. I know all the songs. | Her gece Bay Shad'ı izliyorum. Tüm şarkılarını biliyorum. ben hergece bay shad'i izliyordum. bütün parçaları biliyorum. Her gece Bay Shad'ı izliyorum. Tüm şarkılarını biliyorum. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It'll be the same show. | Şov aynı olacak. aynı show olacak. Şov aynı olacak. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
It'll be just like Bobby Shad and the Bad Men, only it'll be me tonight. | Aynen Bobby Shad ve Kötü Adamlar gibi olacak, sadece onun yerine ben olacağım. tıpkı Bobby Shad ve kötü çocuklar gibi olacak bu gece sadece ben olacağım. Aynen Bobby Shad ve Kötü Adamlar gibi olacak, sadece onun yerine ben olacağım. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
This is crazy. | Bu delilik. bu çılgınlık. Bu delilik. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
But I ain't got no other choice. | Fakat başka bir seçeneğim yok. ama başka bir seçeneğim yok. Fakat başka bir seçeneğim yok. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
I don't mean to put more pressure on you, boy. | Üzerinde baskı olmasını istemem, evlat. üzerine daha fazla baskı kurmak istemem evlat. Üzerinde baskı olmasını istemem, evlat. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
The suits from the record company just got here. | Şu takım elbiseli adamlar plak şirketinden. şuradaki takım elbiseli tipler,plak şirketinden . Şu takım elbiseli adamlar plak şirketinden. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Oh, okay. | Tamam. Oh, tamam. Tamam. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Scared? | Korktun mu? korkuyor musun? Korktun mu? | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
A little. Well, you should be. | Biraz. Güzel, korkmalısın. biraz. korkmalısında. Biraz. Güzel, korkmalısın. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Those Jews control show business. | Şov dünyası o Yahudilerin elinde. ordaki yahudiler show dünyasını kontrol ediyorlar. Şov dünyası o Yahudilerin elinde. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Just lay it down exactly like Bobby does. | Sakin ol ve Bobby'nin yaptıklarını yap. sadece bobby'nin yaptığının aynısını yap Sakin ol ve Bobby'nin yaptıklarını yap. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Good evening. We're Bobby Shad and the Bad Men. I'm Dewey Cox. | İyi akşamlar. Biz Bobby Shad ve Kötü Adamlar. Ben de Dewey Cox. iyi akşamlar. biz Bobby Shad ve kötü çocuklar.ben Dewey Cox. İyi akşamlar. Biz Bobby Shad ve Kötü Adamlar. Ben de Dewey Cox. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
Bobby Shad couldn't be here tonight so I'm gonna do his show for you. | Bobby Shad bu gece burada olamadığı için onun şovunu ben gerçekleştireceğim. Bobby Shad bu gece aramızda olamadı bende onun showunu sizler için gerçekleştiricem Bobby Shad bu gece burada olamadığı için onun şovunu ben gerçekleştireceğim. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
And I hope you enjoy it. | Umarım beğenirsiniz. umarım eğlenirsiniz. Umarım beğenirsiniz. | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |
This first song we're fitting to do is.... | Sizin için çalacağımız ilk parça... şimdi ilk parçamız bunu sizi havaya sokmak için yaptık... Sizin için çalacağımız ilk parça... | Walk Hard: The Dewey Cox Story-1 | 2007 | ![]() |