Search
English Turkish Sentence Translations Page 180139
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
I don't... | Ben hiç... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
before i come in... | gelmeden önce durup düşündüm. gelmeden önce... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...i stand and think. | ...durup düşündüm. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I say i will make fanny and david understand. | Fanny ve David'in anlamasını sağlayayım. Fanny ve David'in anlamasnı sağlayayım. Fanny ve David'e bunu nasıl açıklarım diye. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I say, "how can i?" | "Bunu nasıl yapabilirim?" diyorum. Diyorum ki "bunu nasıl yapabilirim?". "Bunu nasıl yapabilirim?" dedim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Does one understand the killing? | Öldürmek anlaşılır şey mi? | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
So in the end, what is there to say? | Peki sonunda, geriye söyleyecek ne kalıyor ki? Bu yüzden sonunda, geriye söyleyecek ne kalıyor ki? Eee, geriye söyleyecek ne kalıyor ki? | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Then do not try to explain, i say. | Açıklamaya çalışmak yersiz diyorum. Açıklamaya çalışmak yersiz. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I do what must be done. | Yapılması gerekeni yaptım. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I have long sickened the words when i see the man who live by them. | Kelimelerin arkasına saklanan insanları gördükçe... Kelimelerin arkasına saklanan insanları gördükçe kelimelerden tiksindim. Kelimelerin arkasına saklanan insanları gördükçe kelimelerden tiksindim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I've stopped a man's life. | Ben bir adamın hayatına son verdim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I sit here and listen to him. | Burada oturdum ve O'nu dinledim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I want only for you to believe that i pray it will not have to be... | Şuna inanın ki bunu yapmak zorunda kalmamak için çok dua ettim... Şuna inanmanızı isterim ki bunu yapmak zorunda kalmayayım diye çok dua ettim... Şuna inanmanızı isterim ki bunu yapmak zorunda kalmayayım diye çok dua ettim... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...and then i know i will have to kill him. | Sonra O'nu öldürmek zorunda olduğumu gördüm. ve sonra O'nu öldürmek zorunda olduğumu gördüm. ...ve sonra O'nu öldürmek zorunda olduğumu gördüm. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I know if i do not, it is only that i pamper myself... | Eğer bunu yapmasaydım, bu şımarıklık olurdu... Eğer bunu yapmazsam, bu şımarıklık olurdu, Eğer bunu yapmazsam, Bu kendimi kandırmak olurdu.. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...risk the lives of others as well as my own. | ...benimle birlikte diğer hayatları da riske atmak olurdu. ve benimle birlikte diğer hayatları da riske atmak olurdu. ...ve benimle birlikte diğer hayatları da riske atmak olurdu. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
So i want you from the room. I know what i must do. | Bu yüzden gitmenizi bekledim. Ne yapmam gerektiğini biliyordum. Bu yüzden gitmenizi beklerdim. Ne yapmam gerektiğini biliyordum. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Do i now pretend sorrow? | Acı çekiyor numarası mı yapıyorum? | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Do i now pretend it is not i who acts thus? No. | Aslında ben bu adam değilim de, buymuşum gibi mi davranıyorum? Hayır. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I do it. I have done it before. | Hayır ben buyum. Bu işi daha önce de yaptım. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
And i will do it again. | Gerekirse yine yaparım. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
And i will always keep my hope... | Dünyadaki bütün insanların yataklarında öldüğü... Ve dünyadaki bütün insanların... Ve dünyadaki bütün insanların... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...that we may make a world in which all man can die in bed. | yataklarında öldüğü bir dünya yaratana kadar umudumu yitirmeyeceğim... ...yataklarında öldüğü bir dünya yaratana kadar umudumu yitirmeyeceğim... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I have great hate for the violent. | Şiddete karşı konulmaz bir nefretim var. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
They are the sick of the world. | Bu dünyanın bir iğrençliği. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Maybe i am sick now too. | Belki ben şimdi iğrenç biriyim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Oh, stop it, kurt. That isn't true. | Oh, kes şunu, Kurt. Bu doğru değil. Oh, kes şunu,Kurt. Bu doğru değil. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
It's late. You have to go soon. | Geç oldu. Birazdan gideceksin. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Now i am going to take your car. | Şimdi sizin arabanızı alacağım. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I will take him with me. | Count'u da benimle birlikte götüreceğim. Count de Broncovis’i de benimle birlikte götüreceğim. Count de Broncovis’i de benimle birlikte götüreceğim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
After that, it is up to you. | Sonrası size bağlı. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Two ways: You can let me go and keep silent. | İki yol var. Gitmeme izin verirsiniz ve ses çıkarmazsınız. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I believe i can hide him in the car. | O’nu arabada saklayabileceğime inanıyorum. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
At the end of two days, if they have not been found... | İki günün sonunda, bulunmazlarsa... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...you call your police, tell them as much of the truth it is safe for you to say. | polisi arayıp onlara söyleyebildiğiniz kadar doğruyu söyleyin ki güvende olasınız. ...polisi arayıp onlara.. ...söyleyebildiğiniz kadar doğruyu söyleyin ki güvende olasınız. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I will have left the country, there'll be no doubt who did the killing. | Ülkeden ayrılmış olurum, cinayeti kimin işlediğine dair şüphe kalmaz. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
If you will give me those two days... | Bana bu iki günü verirseniz... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...i believe i will be far enough away from here. | ...inanıyorum ki buradan yeterince uzaklaşmış olurum. inanıyorum ki buradan yeterince uzaklaşmış olurum. ...inanıyorum ki buradan yeterince uzaklaşmış olurum. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
And if the car is found before then, i will still try to move with speed. | Eğer, araba bundan önce bulunursa, hala hızla kaçmayı deneyeceğim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I do not think for the world you will be in bad trouble. | Hiçbir surette başının belaya gireceğini düşünmüyorum. Hiçbir surette belanın ortasında olacağını düşünmüyorum. Hiçbir surette belanın ortasında olacağını düşünmüyorum. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Inside yourselves... | Vicdanınıza kalmış karar sizin. Vicdanınıza kalmış.... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...that is for you to decide. | ...karar sizin. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
You may take the other way. | Diğer seçeneği de düşünebilirsin. Diğer seçeneği de düşünebilirsiniz. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I'm going to say goodbye to my children now. | Şimdi çocuklarıma hoşça kalın diyeceğim. Şimdi çocuklarıma Allahaısmarladık diyeceğim. Şimdi çocuklarıma Allahaısmarladık diyeceğim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
That will give you time to call the police. | Bu polisi araman için sana zaman verir. Bu sana polisi araman için zaman verir. Bu sana polisi araman için zaman verir. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I will still leave, but i will not get home. | O zaman da gideceğim, ama yuvama dönemeyeceğim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Papa wrote it years ago. | Babam bunu yıllar önce yazmıştı. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Papa said the only men on earth worth their time on earth... | Demişti ki, yer yüzünde adam gibi vadesini dolduranlar... Babam derdi ki, yeryüzünde adam gibi adam, Başka canlar için savaşan... Babam derdi ki, yeryüzünde adam gibi adam, Başka canlar için savaşan... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...were the men who would fight for other men. | ...başka canlar için savaşanlardır. öylesine yiğittirler, Çarpışırlar korkmadan. ...öylesine yiğittirler, Çarpışırlar korkmadan. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Papa said... | Babam derdi ki... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...we have struggled through from darkness. | ...karanlıklarla mücadele ettik. karanlıklarla mücadele ettik. ...karanlıklarla mücadele ettik. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
But man moves forward with each day... | İnsanlık gün gün, saat saat... İnsanlık günbe gün... İnsanlık günbe gün... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...and each hour to a better, freer life. | ...daha iyi ve özgür bir yaşama doğru ilerliyor. saat saat daha iyi ve özgür bir yaşama doğru ilerliyor. ...saat saat daha iyi ve özgür bir yaşama doğru ilerliyor. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
That desire to go forward... | İlerisi için bu arzu... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...that willingness to fight for it... | ...bu isteklilik için savaş... bu isteklilik için savaş.. ...bu isteklilik için savaş.. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...cannot be put in a man. But when it is there... | ...Bir insanın içine sığmaz. Ama oradayken... Bir insanın içine sığmaz. Ama oradayken... ...bir insanın içine sığmaz. Ama oradayken... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
please let him go back. | Lütfen gitmesine izin verin. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Of course, darling. He'll have his two days. | Elbette ki canım. O istediği iki günü alacak. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
We'll take care of things here. | Biz buradaki işleri hallederiz. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
It's a fine thing to have you for a daughter, sara. | Kızım olarak senin böyle olmandan gurur duyuyorum Sara. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I would like to have been like you. | Senin gibi olmak isterdim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
We have said many goodbyes to each other, huh? | Birbirimize pek çok kez hoşça kalın dedik, değil mi? Birbirimize pek çok kez Allahaısmarladık dedik, değil mi? Birbirimize pek çok kez Allahaısmarladık dedik, değil mi? | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Well, we will now have to say another one. | Şimdi bir tane daha dememiz gerekiyor. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
But this time, i will leave you with good people... | Ama bu kez, sizi iyi insanlarla bir arada bırakıyorum. Ama bu kez, sizi iyi insanlarla bir arada bırakıyorum... Ama bu kez, sizi iyi insanlarla bir arada bırakıyorum... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...to whom you, i believe, also will be good. | Eminim ki onlara karşı sizler de iyi olacaksınız. ki eminim onlara karşı sizler de iyi olacaksınız. ...ki eminim onlara karşı sizler de iyi olacaksınız. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Would you allow me to give away my share in you until i get back? | Geri dönene kadar sizin payınıza düşeni söylememi ister misiniz? Geri dönene kadar sizin payınıza düşeni söylememi ister misiniz? | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Lf you would like it. Good. | Nasıl isterseniz. İyi. Eğer isterseniz. İyi. Eğer isterseniz. İyi. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Then, to mama, her share. | Sonra annenize O'nun payına düşeni. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
My share to fanny and david. | Fanny ve David'e de onların paylarına düşeni. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
It is all and it is the most i have to give. | Size verebileceklerimin hepsi bu kadar. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I've made a will. | Bir vasiyet hazırladım. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
But now we will not joke. | Ama şimdi bu bir şaka değil. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I have something to say and it is important to me to say it. | Size bir şey söyleyeceğim ve bu söyleyeceğim şey benim için çok önemli. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
You are talking to us as if we were children. | Biz çocukmuşuz gibi konuşuyorsunuz. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Am i, babbie? | Öyle mi yapıyorum, Babbie? | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I wish you were children. | Keşke çocuk olsaydınız. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I wish i could say to you, love your mother, do not eat too many sweets... | Keşke sizlere annenizi sevin, çok şekerleme yemeyin... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...clean your teeth. | ...dişlerinizi fırçalayın diye nasihat edebilseydim. dişlerinizi fırçalayın diye nasihat edebilseydim. ...dişlerinizi fırçalayın diye nasihat edebilseydim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I cannot say these things to you. | Bunları sizlere söyleyemiyorum. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
You are not children. I took your childhood all away from you. | Sizler çocuk değilsiniz. Çocukluğunuzu sizden aldım. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
We have had a most enjoyable life, papa. | Çok eğlenceli bir hayatımız oldu baba. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
You are a gallant little liar. And i thank you for it. | Sen küçük sevimli bir yalancısın. Sana bunun için teşekkür ederim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I have done something bad tonight. | Bu gece kötü bir şey yaptım. Bu gece kötü bir şey yaptım. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
You could not do a bad thing. Babette: You could not. | Siz kötü bir şey yapamazsınız. Yapamazsınız. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Now, let us get straight together. | Şunu açıklığa kavuşturalım. Şimdi iyice yaklaşın. Şimdi iyice yaklaşın. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
The four of us. | Dördümüz de. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Do you remember when we read les miserables? | Sefilleri okuduğumuzu hatırlıyor musunuz? | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
You remember that we talked about it afterwards... | Sonra da bunun hakkında konuşmuştuk. Sonra da bunun hakkında konuşmuştuk... Sonra da bunun hakkında konuşmuştuk... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...and bodo got candy on mama's bed? | Bodo annenizin yatağında şekerleme yapmıştı. ve Bodo annenizin yatağında şekerleme yapmıştı. ...ve Bodo annenizin yatağında şekerleme yapmıştı. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Well... | İşte. İşte... işte... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...the man in the book stole bread. | kitaptaki adam ekmek çalmıştı. ...kitaptaki adam ekmek çalmıştı. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
"The world is out of shape," he said, "when there are hungry men." | "Dünyanın çivisi çıkar" demişti. "Dünyanın çivisi çıkar" dedi, "dünyada açlık çeken insanlar varken." "Dünyanın çivisi çıkar" dedi, "dünyada açlık çeken insanlar varken." | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
And until it gets in shape, men will steal and lie... | Dünya tekrar düzelene kadar insanlar hırsızlık yapar... ve dünya tekrar düzelene kadar insanlar hırsızlık yapar ve yalan söylerler.... ve dünya tekrar düzelene kadar insanlar hırsızlık yapar ve yalan söylerler.... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...and kill. | ...yalan söylerler ve öldürür. ve öldürür. ...ve öldürür. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
But for whatever reason it's done, and whoever does it... | Fakat her ne sebeple olursa olsun, ve bunu kim yaparsa yapsın... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
...you understand it, it is all bad. | ...yine de çok kötü bir şeydir. ..yine de çok kötü bir şeydir. ..yine de çok kötü bir şeydir. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
I want you to remember that. | Bunu hatırlamanızı isterim. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
Whoever does it, it's bad. | Kim yaparsa yapsın, kötüdür. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
But you will live to see the day when it will not have to be. | Ama bunun yapılmak zorunda olmadığı günleri de göreceksiniz. | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |
All over the world, in every place, every town... | Dünyanın dört bir yanında, her yerde, her kasabada... | Watch on the Rhine-1 | 1943 | ![]() |