Search
English Turkish Sentence Translations Page 448
| English | Turkish | Film Name | Film Year | |
| Quickly clean this place up. | Derhâl burayı temizleyin. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Mi Jin. | Mi Jin. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Do you know why your name is Mi Jin? | İsminin neden Mi Jin olduğunu biliyor musun? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| We wanted you to keep pushing forward courageously. | Bildiğin yolda cesurca ilerlemen için sana bu ismi koyduk. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Do you know who gave you that name? | Sana bu ismi kimin bulduğunu biliyor musun? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Your mother. | Annen. Annen bu ismi seçti. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| After your mother passed, | Annenin vefat etmesinin ardından... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I had wanted to go to Seoul with you. | ...seni de alıp Seul'a geldikten sonra... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Allowing you to eat well, and drink well. | ...her şeyin en iyisini yiyip içmeni istemiştim. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Spending the days nicely. | Güzel bir yaşamının olmasını. Gerçekten. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| =Because of military dictatorship= | Askerî diktatörlük sebebiyle birçok yandaşı ölüm cezasına çaptırıldı. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| =In the end, he still hasn't paid back in full.= | Nihayetinde hâlâ cezalandırılmış değil. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| =At present, he is still living luxuriously.= | Şu gün bile lüks içinde yaşıyor. Eski gücünden hiçbir şey kaybetmemiş durumda. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Hyeongnim. Someone's looking for you inside. | Hyeongnim. İçeride seni bekleyen biri var. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| This place is closed for business. | Dükkânı henüz açmadık. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I know. | Evet, biliyorum. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| It seems like I've seen you before. | Daha önce karşılaşmamış mıydık? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| You still remember. | Demek hatırlıyorsun. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Before, at your father's funeral, | Babanın cenazesinden önce bir defa karşılaşmıştık. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| It looks like you're not from within our circle. | Bizim muhitten değil gibisin. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| A gentlemen like yourself, what brings you to come find me? | Böyle bir beyefendinin benim gibi biriyle ne gibi bir işi olabilir? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| It's difficult to say, eh? | Öyle kolayca söyleyemediğine göre zor bir iş olmalı. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| How is it? | Tahmin edeyim. Birini öldürmemi mi istiyorsun yoksa? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Oh my. | Vay canına. Doğru bildim galiba. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I don't know what is it, | Meselenin ne olduğunu bilmiyorum... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| but everything | ...ama her işin bir yolu yordamı vardır. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Okay, end it there. | Peki burada bırakalım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| You too, | Sen de... o kişiyi tanıyorsun. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Hey. | İster misin? Evlat. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| You've all come from afar. | Hepiniz çok uzaklardan geldiniz. Sizin için zor olmuş olmalı. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I'm | Ben; Gim Gap Se. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| For your coming here, | Buraya geldiğiniz için minnettarım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| You saw me last time. I'm Gim Ju An. | Hepinizle daha önce karşılaşmıştık. Ben; Gim Ju An. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I'm Chairman Gim Jia Se's secretary. | Başkan Gim Jia Se'nin sekreteriyim. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| This is Gwon Jeong Hyeok. | Buradaki; Gwon Jeong Hyeok. Kendisi polis memuru. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| And this is the national representative shooter, Sim Mi Jin. | Bu da milli nişancı takımından, Sim Mi Jin. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| And this is... Gwangju ruffian Gwak Jin Bae. | Ve buradaki de... Gwangju kabadayısı; Gwak Jin Bae. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| The members are a bit incongruous. | Bu grubun üyeleri alâkaya maydanoz olmamış mı biraz? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| We're all survivors of 5.18 Gwangju. | Burada bulunan herkes 5.18 Gwangju olayında aile üyelerinden birini kaybetmiş kişiler. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Although we haven't known each other long, | Birbirimize yabancı olsak da... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| but at least regarding this, I think we can do it together. | ...en azından yaşadığımız acının bizi birleştirebileceğini düşünüyorum. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Hang on. Forget about the situation over here. | Dur bakayım. Buradaki çocukları bir kenara koy da... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I don't know about the situation over there. | ...esas sen ne ayaksın onu söyle. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| What regrets does a gentlemen like yourself have for you to do such things. | Senin gibi bir beyefendinin bunu yapmasına sebep olacak nasıl bir kaybı olmuş olabilir? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I will tell you about the chairman's situation. I'm not asking you. | Sorduğun soruyu başkanın yerine ben cevaplandıracağım. Sana sormuyorum. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I was a martial law trooper. | Ben, o askerlerden biriydim. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Ha, I really can't watch anymore. | Buna daha fazla dayanamayacağım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Then it can't be let go. | O zaman bir noktayı açıklığa kavuşturalım. Tek bir şey soracağım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Have you | O zaman Gwangju'da birini öldürdün mü? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| No matter what, | Ne olursa olsun bir asker olarak Gwangju'ya girdiğim için... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| To me, May 1980 | Benim için, Mayıs 1980 | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Stop it there. | Bu kadarı yeter. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I'm not interested in any of you here. | Bir tekiniz bile umurumda değilsiniz. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Even if this person was a martial law trooper and killed people of Gwangju, I don't care. | Karşımızda duran bu kişinin Gwangju'da birini öldürüp öldürmediği de öyle. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| At least he has the same goal as me. That's sufficient. | Onunla aynı amaca sahip olduktan sonra gerisi beni ilgilendirmez. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| My, this lady has really big guts. | Buradaki küçük hanımda mangal gibi yürek varmış. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I'll do it. | Ben varım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| We're really going to kill him? | Gerçekten de onu öldürecek miyiz? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I have to see the appearance | O kişinin içten bir şekilde af dileğini görmeliyim. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Everything after that will depend on | Pişman olup olmayacağı ise onun bilebileceği bir iş. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I, too, will do it. | Ben de varım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Fuck. | Lânet olsun... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Continuing like this, are we going to mix our blood, and eat something? | Kanlarımızı birbirine katıp onu da içecek miyiz? Söylesenize. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| It's been a long time since I've made it. I don't know if it'll have the same taste as before, Hyeongnim. | Bunu yapmayalı uzun zaman olmuştu. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| This isn't my kitchen. I couldn't find any kimchi. | Mutfağa yabancı olduğumdan kimchi'yi bulamadım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I'm really grateful to you. | Size minnettarım. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Up till now, I haven't said that even once. | Şu ana dek bunu bir defa olsun söylemedim. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| However, I'm sorry. | Ve özür dilerim. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| There's something I have to do. | Yapmam gereken bir şey var. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Please allow me to leave. | Lütfen gitmeme müsaade edin. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I'm sorry. I can't say. | Çok özür dilerim. Bunu size söyleyemem. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Have you forgotten? | Unuttun mu yoksa? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I'm a gangster. | Ben bir gangsterim. Sen de benim ailemdensin. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I need a reason. | Bir sebep söylemelisin. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| I need to go to Seoul | Seul'a... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| to buy cigarettes. | ...sigara almaya gideceğim. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| You rude punk. | Seni saygısız serseri. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| As everyone knows, when he goes out, | Bilindiği üzere dışarı her çıkışında silahlı korumalar ve polis seferber oluyor. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| That face looks familiar. | Bu surat size de tanıdık geldi mi? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| According to the situation, there will be a flexible number of guards using lethal power. | Özel güvenlik de iş başı olacağından... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| It's not possible to accurately guess the number of bodyguards. | ...toplamda kaç tane koruma olacağını kestirmemiz mümkün görünmüyor. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| The surrounding residences will be vacant or used by guards. | Çevredeki binalar korumaların tasarrufu altında. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Besides these, there are several others used by the guards. | Dahası bu binalar düşündüğümüzden daha geniş bir alana yayılmış olabilir. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Firstly, if we look at all the buildings of suspicion, | Şüphelendiğimiz binaları şema üzerinde gösterecek olursak... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| this is the scope. | ...böyle bir tablo ortaya çıkıyor. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Also, entering his residence or seeing him outside is impossible. | Ayrıca, konutuna girmek de dışarıdan görebilmek de imkânsız görünüyor. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Right. Have a look at where you've all been gathered. | Doğru ya. Toplanmış olduğumuz bu konut... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| The construction is the same as his residence. | ...hedefimizin oturduğuyla aynı mimari yapıya sahip. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| =Please look over here.= What are you doing? | Lütfen buraya bakın. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Ajussi. What are you doing? | Ajussi. Ne yapıyorsun? | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| At the entrance, there will be conscripted officers and plain clothes officers, | Sözleşmeli subaylar, sivil kıyafetli memurlar... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| All cars and personnel passing by will be cross examined. | Tüm araçlar ve ziyaretçiler tetkik edildikten sonra içeri alınıyor. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| If you haven't received prior permission to enter, you'll be stopped. | Giriş izniniz yoksa anında durduruluyorsunuz. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| There have been attempts to enter made by university student groups. | Üniversite öğrencilerinden oluşan gruplar... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Whenever such incidents occur, they will reinforce their numbers, | Ne zaman böyle bir olay cereyan etse... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Breaking through directly is absolutely impossible. | İçeriye bodoslama dalmak kesinlikle imkânsız. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| We need to find a highly improved, meticulous and skillful method. | İçeri girmek için son derece gelişmiş... | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| If you rush in willy nilly, | Bir fırsat içeri dalsanız bile bir metre bile ilerleyemezsiniz. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Ajussi, leave. | Ajussi, gidin buradan. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
| Ajussi, I'm asking you to leave. | Ajussi, size buradan gidin diyorum. | 26 Years-1 | 2012 |  | 
 English
                                English
                                
                             Turkish
 Turkish