Search
English Turkish Sentence Translations Page 8693
English | Turkish | Film Name | Film Year | |
Put your hands behind your back. | Ellerini arkaya koy. Ellerini arkaya koy. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Cut the string. Let's go. | Ellerini arkaya koy. Hadi gidelim. Ellerini arkaya koy. Hadi gidelim. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
So how'd you do it? | Bunu nasıl yapabildin? Bunu nasıl yapabildin? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
How'd you get your boyfriend into all those pieces? | Erkek arkadaşını nasıl böyle parçalara ayırabildin? Erkek arkadaşını nasıl böyle parçalara ayırabildin? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
You don't expect us to believe you actually ripped him apart, do you? | Onu parçalarına ayırdığını inanmamızı beklemiyorsun, değil mi? Onu parçalarına ayırdığını inanmamızı beklemiyorsun, değil mi? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
It was me. I did it. | O bendim. Ben yaptım. O bendim. Ben yaptım. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
We have to get out of here. | Buradan çıkmak zorundayız. Buradan çıkmak zorundayız. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
This is Officer Young. | Ben memur Young. Ben memur Young. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
The elevator seems to be stuck between the first and second floors. | Asansör birinci kat ile ikinci kat arasında sıkışıp kaldı. Asansör birinci kat ile ikinci kat arasında sıkışıp kaldı. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Requesting immediate assistance. | Derhal bir kurtarma görevlisi yollayın. Derhal bir kurtarma görevlisi yollayın. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Say again, Officer Young. You're breaking up. | Tekrarlayın, memur Young. Sesiniz kesik kesik geliyor. Tekrarlayın, memur Young. Sesiniz kesik kesik geliyor. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
We have to get out of here right now. | Hemen buradan çıkıp gitmek zorundayız. Hemen buradan çıkıp gitmek zorundayız. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Just calm down. They'll get us in a second. | Sakin ol. Bizi kurtarmaları an meselesi. Sakin ol. Bizi kurtarmaları an meselesi. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
This is Officer Young requesting assistance. | Ben memur Young yardıma ihtiyacımız var. Ben memur Young yardıma ihtiyacımız var. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
The elevator is stuck between the first and the second floors. We need... | Asansör birinci kat ile ikinci kat arasında sıkışıp kaldı. Bizim... Asansör birinci kat ile ikinci kat arasında sıkışıp kaldı. Bizim... | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
...the voice of Woodbridge University's radio WZXB. | ...Woodbridge Üniversitesi WZXB radyosunun sesi. ...Woodbridge Üniversitesi WZXB radyosunun sesi. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
I hope all of you freshman listeners... | Umarım hepiniz üniversitenin ilk yılının... Umarım hepiniz üniversitenin ilk yılının... | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
...managed to survive the first week of classes. | ...ilk haftasında ortama alışmaya çalışan çömezlersinizdir. ...ilk haftasında ortama alışmaya çalışan çömezlersinizdir. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Here we go. | İşte başlıyoruz. İşte başlıyoruz. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Campus radio sucks. | Kampüs radyosu beş para etmez. Kampüs radyosu beş para etmez. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Jennifer, did you hear me? | Jennifer, beni duyuyor musun? Jennifer, beni duyuyor musun? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
I'm trying to study. | Ders çalışmaya çalışıyorum. Ders çalışmaya çalışıyorum. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Nobody studies the first week of classes. | Hiç kimse ilk hafta ders çalışmaz. Hiç kimse ilk hafta ders çalışmaz. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
You're cray. | Sen kafayı yemişsin. Sen kafayı yemişsin. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
So was the last girl who lived here. | Burada en son kalan kız. Burada en son kalan kız. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
That girl. | Şu kız. Şu kız. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
The one who thought the Boogeyman was killing everyone. | Herkesi karabasanın öldürdüğünü sanan kız. Herkesi karabasanın öldürdüğünü sanan kız. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
The RA told me this was her room. | Yurt müdürü bana onun bu odada kaldığını söyledi. Yurt müdürü bana onun bu odada kaldığını söyledi. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
You're so full of shit. I'm serious. | Sen tam bir yalancısın. Ben ciddiyim. Sen tam bir yalancısın. Ben ciddiyim. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
It all happened in our building. | Her şey bu bina da olmuş. Her şey bu bina da olmuş. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Seriously? | Gerçekten mi? Gerçekten mi? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
They just changed the name... | Bu bina da kalanlar korkmasın diye buranın adını değiştirmişler. Bu bina da kalanlar korkmasın diye buranın adını değiştirmişler. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
After all, who wants to live in a building... | Havalandırma sisteminde cesetler... Havalandırma sisteminde cesetler... | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
...where they found bodies in the heating vents? | ...bulunduktan sonra artık bu binada kim kalmak ister ki? ...bulunduktan sonra artık bu binada kim kalmak ister ki? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
What's wrong, are you scared? | Ne oldu, korktun mu? Ne oldu, korktun mu? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
I'm annoyed. | Sinirlendim. Sinirlendim. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
I'm going to the library. | Kütüphaneye gidiyorum. Kütüphaneye gidiyorum. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Where it's quiet. | Daha sessiz olan yere. Daha sessiz olan yere. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Come on, I was just kidding around. I'll be quiet. | Hadi ama sadece şaka yapıyordum. Çok sessiz olacağım. Hadi ama sadece şaka yapıyordum. Çok sessiz olacağım. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
I will see you in the morning. | Sabaha görüşürüz. Sabaha görüşürüz. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Seriously, I'll be quiet. | Cidden, sessiz olacağım. Cidden, sessiz olacağım. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
You don't wanna be in here alone, do you? | Burada yalnız kalmak istemiyorsun, değil mi? Burada yalnız kalmak istemiyorsun, değil mi? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Don't be ridiculous. | Gülünç olma. Gülünç olma. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Hey, Amy. | Hey, Amy. Hey, Amy. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Don't let the Boogeyman get you. | Karabasanın seni yakalamasına sakın izin verme. Karabasanın seni yakalamasına sakın izin verme. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Changed your mind, huh? | Fikrini değiştirdin, huh? Fikrini değiştirdin, huh? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Too scared to walk to the library alone? | Kütüphaneye yalnız başına gitmek çok mu korkunç? Kütüphaneye yalnız başına gitmek çok mu korkunç? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Jennifer, you're hilarious. | Jennifer, çok komiksin. Jennifer, çok komiksin. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
It's not Jennifer. | Bu Jennifer değil. Bu Jennifer değil. | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Who could it be? | Kim olabilir? Kim olabilir? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
Is it the Boogeyman? | O karabasan mı? O karabasan mı? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
All right, I admit it. I was scared, okay? | Pekâlâ, itiraf ediyorum. Korktum, tamam mı? Pekâlâ, itiraf ediyorum. Korktum, tamam mı? | Boogeyman 3-1 | 2008 | ![]() |
First I was in Vietnam. | İlk Vietnam'da bulundum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
We moved through real tunnels of vegetation. | Doğanın esaslı tünellerinden geçtik. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I slept in putrid waters. | Kokuşmuş sular içinde yattım. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I have sprayed entire villages in Vietnam. | Vietnam'ın tüm köylerini kurşun yağmuruna tuttum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I was in Laos, Cambodia, Ethiopia, Namibia. | Laos'ta, Kamboçya'da, Etiyopya'da, Namibya'da idim. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I have shot black rebels in South Africa. | Güney Afrika'daki kara isyancıları vurdum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
And I also saw hundreds of comrades die. | Ayrıca yüzlerce yoldaşın ölümünü gördüm. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
All my life I have prepared for combat. | Hayatım boyunca çatışmaya razı oldum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I trained very hard, 1 | Çok sıkı çalıştım. 1 | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I became expert on the most various weapons. | En farklı silahlarda uzman oldum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
We used to know what to stick to: there was an enemy. | Düşman ortaya çıktığında nasıl direneceğimizi biliyorduk. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
You could go and work as a mercenary and when you came back, | Gidip paralı asker olarak çalışabilirdiniz, döndüğünüzde... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
the Reds were there waiting for you. | ...Kızıllar sizi bekliyor olurdu. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Now they swear they are no longer our enemies. | Şu an, artık bizim düşmanımız olmadıklarına yemin ediyorlar. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
We should destroy them! | Onları yok etmeliyiz! | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I enjoyed shooting badly fed and worst trained soldiers; | Bozuk bira içmekten ve parasızlıktan bu hâle gelmiş... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
having bad beer and beans; | ...en açları ve en eğitimsizleri vurmak hoşuma gidiyordu. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
hell, under development and backwardness. | Adamlar gelişmek üzereyken geri kalmış haldeydiler. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I was in El Salvador, Nicaragua, Iraq, in the Gulf War. | El Salvador'da, Nikaragua'da, Irak'ta, Körfez Savaşında bulundum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I've been in every fucking war in the Third World. | Üçüncü Dünya'nın her boktan savaşında ben vardım. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
You can change the scenery, | Sahneyi değiştirebilirsiniz... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
you can change the jungle, | ...vahşi doğayı değiştirebilirsiniz... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
but luckily... | ...neyse ki... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
there's always gonna be someone you can hit hard. | ...her zaman zarar vereceğiniz birileri olacaktır. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
You got ten dollars? | On doların var mı? | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I'm sure you got ten dollars left. | Eminim üstünde on doların kalmıştır. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Come on, just ten dollars to buy books. | Hadi ama, kitap parası için sadece on dolar. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
To study. | Ders çalışmak için. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Don't wanna turn in to a criminal. | Bir suçluya dönüşmek istemiyorum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
They got an answer for everything. | Her şeye bir cevapları var. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I won't encourage your laziness, | Seni tembelliğe teşvik etmeyeceğim ama... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
but I'll give you thirty dollars if you help me out. | ...bana yardım edersen sana otuz dolar veririm. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Yes sure, sir. | Evet kesinlikle bayım. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I know you and your friends destroy and burn stores, right? | Senin ve arkadaşlarının mağazaları yakıp yıktığını biliyorum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Yes, yes sir. | Evet, evet, bayım. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
You only have to kick... that door. | Sadece şu kapıya bir tekme atman gerekiyor. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Get your dollars ready, sir. | Dolarları hazırlayın bayım. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Why do I bother to create sources of income for the poor? | Neden bir zavallı için geçim kaynağı sağlamaya zahmet edeyim ki. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I got something for you too. | Senin için de bir şeyim var. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Damn it, | Lanet olsun... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I'm turning into a sentimental fool. | ...duygusal bir aptala dönüşüyorum. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
You're very pretty, you look incredible. | Çok güzelsin. İnanılmaz görünüyorsun. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
As always, Marcia. | Her zamanki gibi, Marcia. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
Boogie... may I sit here? | Boogie... Oturabilir miyim? | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
I enjoy talking to you. | Seninle konuşmak hoşuma gidiyor. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
You're different, not like the others. | Sen farklısın, diğerleri gibi değilsin. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
You don't care what people think or if you hurt somebody, | İnsanların ne düşündüğü umurunda değil ya da birini incittiğinde... | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |
you just do what you want, when you want and that's it. | ...sadece ne istersen onu yapıyorsun, ne zaman istersen, hepsi bu kadar. | Boogie el aceitoso-1 | 2009 | ![]() |